Tüketiciyi hacker’dan çok perakendeci korkutuyor
KPMG’nin hazırladığı Tüketici Kaybı Barometresi araştırması, tüketicilerin kişisel verilerinin bilgisayar korsanlarınca çalınmasından çok, perakende firmaları tarafından kötüye kullanılmasından endişe ettiğini gösteriyor
Uluslararası vergi, denetim ve danışmanlık firması KPMG’nin hazırladığı Tüketici Kaybı Barometresi araştırması, tüketicilerin son yıllarda yaşanan kişisel veri ihlallerinden ötürü, perakende firmalarına olan güvenlerinin sarsıldığını ortaya koydu.
Araştırmaya katılan tüketicilerin yüzde 71’i, kişisel verilerinin bilgisayar korsanları tarafından çalınmasından çok, perakende firmalarınca kötüye kullanılmasından endişe ettiklerini belirtti.
Katılımcıların yüzde 45’i, online perakende firmalarından, kişisel bilgilerini saklamalarını ve başkalarıyla paylaşmamalarını beklediğini söyledi. Yine katılımcıların yüzde 34’ü, kişisel bilgilerinin saklanması ve üçüncü partilerle paylaşılması konusunda kontrol kendilerinde olduğu sürece, kişiselleştirilmiş alışveriş konusunda herhangi bir endişeleri bulunmadığını kaydetti. Araştırmaya göre tüketiciler en fazla (yüzde 48) perakende firmaları tarafından coğrafi konumlarının takip edilmesinden rahatsız.
Risk taşıyor
KPMG Türkiye Tüketici Ürünleri ve Perakende Sektör Lideri Emrah Akın, perakende firmalarının günümüzde müşterilerinin kişisel verilerini, hizmetlerini geliştirmek adına yoğun şekilde kullandıklarını, ancak bu durumun müşterilere karşı büyük bir sorumluluk da doğurduğunu vurguladı. Akın, “Perakendeciler, müşteri güvenini kaybetmemek için kişisel verilerin korunması ve kullanılması konularında son derece şeffaf olmalı. Bu noktada müşterilere, kişisel verileri üzerinde kapsamlı bir kontrol yetkisi tanınmalı” diye konuştu.
Müşteri ihtiyaçları ve beklentilerinin firmaların dijital dönüşümlerine yön verdiğini kaydeden Akın, “Teknolojinin gelişmesiyle birlikte tüketicilerin dijital ürün ve hizmetlerin nasıl sunulduğuna ilişkin beklentileri de yükseliyor. Güvenlik de müşterilerin dijital deneyimlerinin önemli bir parçası” dedi.
Araştırmadan öne çıkan satırbaşları şöyle:
Öncelikleri farklı
Araştırmaya göre tüketicilerle bilgi güvenliği şefleri arasında siber güvenlik konusunda farklı görüşler mevcut. Müşterilerin yüzde 42’sinin önceliği olası bir siber saldırı sonrasında tüm kayıplarının karşılanması. Güvenlik şeflerinin önceliği ise, siber saldırıdan etkilenen tüm taraflardan özür dilenmesi (yüzde 47) ve bilgi güvenliği ekibine direkt bir iletişim hattı kurulması (yüzde 47). Siber saldırı mağduru müşterilerin kayıplarının karşılanması güvenlik şeflerinin sadece yüzde 42’sinin önceliği.
Uygulamalar ve Wi-Fi riskli
Araştırmaya göre tüketicilerin kişisel bilgilerinin gizliliği açısından en riskli bulduğu teknolojilerin başında aplikasyonları (yüzde 78) ve Wi-Fi (yüzde 74) geliyor. Bunların nesnelerin interneti (yüzde 69), bulut (yüzde 67) ve otomobiller (yüzde 56) takip ediyor.
Katılımcıların yüzde 75’i mobil cihazlar ve uygulamalar tarafından toplanan kişisel verilerinin çalınacağından ya da kötüye kullanılacağından endişeli.
Bulut teknolojisi
Tüketicilerin yüzde 75’i bulut teknolojisi ve bağlantılı cihazlara korsan saldırılara karşı ek güvenlik getirilmesi gerektiğini düşünüyor. Buna karşın sadece yüzde 35’i, bu tür cihazlarda hassas bilgilerini kısıtlı şekilde kullanıyor ve güvenliği artırılmış cihazlar için daha fazla para vermeyi kabul ediyor.
Finansal hizmetler
Katılımcıların yarıya yakını (yüzde 48) finans kuruluşlarının, bankacılık için kullanılan mobil cihazların güvenliği konusunda tam ya da eşit sorumluluğa sahip olması gerektiğini düşünüyor.
Otomobillerin güvenliği
Tüketicilerin yüzde 56’sı, otomobillerinin hacklenmesinden endişe duyduğunu söylüyor. Yüzde 73’ü gelecek 5 yıl içerisinde araçlarının hacklenmesinden korkuyor. Araştırma müşterilerin, araçların siber güvenliği konusunda üreticilerden beklenti içerisinde olduklarını gösteriyor.
Tehdit değil fırsat
KPMG Türkiye’den Tüketici Ürünleri ve Perakende Sektör Lideri Emrah Akın,, günümüzde siber tehditlerin nitelik ve nicelik açısından çok hızlı büyüdüğünü, buna karşın firmaların artan veri güvenliği standartlarını karşılamakta yeterince hızlı davranamadığını vurguladı. Akın, “Siber güvenlik artık basit bir IT ya da risk fonksiyonu olarak görülmemeli. Aynı zamanda şirketlerin büyümesi anlamında da bir fırsat. Bu alanda yatırım yapan firmalar daha çok müşterinin güvenini kazanabilir” dedi.