“Hiç işi” yeni işe çevirmenin 10 püf noktası
IPA New Business grubunun liderleri Pedro Martins ve Laura Vipond bu pozisyona geldiklerinde önlerindeki tek engelin Brexit etkisiyle gelen ekonomik sıkıntılar olacağını düşünüyordu. Martins ve Vipond COVID-19 salgınının tüm dünyanın gündemi olacağını öngöremediklerini belirtmelerinin ardından Campaign UK için derledikleri “Yeni Uzaktan İşler İçin 10 İpucu” adlı listelerinde iş fırsatları sona erince ne yapılması gerektiğine dair 10 önemli adımı okurlarıyla paylaştı.
Empati gösterin. Hiçbir sorun yokmuş gibi davranan (ya da en azından “business as usual” modelini takip eden) kurumlar olan bitene kör oldukları mesajını veriyor. Potansiyel müşterilerinizin yaşadığı sorunlara sempatiyle yaklaşmak durumun ciddiyetiyle ilgili farkındalığınızı ve hedef kitlenizin ne yaşadığını anladığınızı gösterir. Kurduğunuz tüm iletişimlerin öznesi müşteriniz olmalı.
Bağ kurun. Yeni bir ajans kurmak hala insanlar ve ilişkilerden geçiyor, bu yüzden bütün sanal toplantılarınızda videonuzu açarak karşınızdakinin sizi görmesini sağlayın. Bu zamanlarda olabildiğince çok yüz yüze görüşme yapmak büyük önem taşıyor. Sadece ses ile insanların reaksiyonlarını veya ortamın duygu halini anlayamazsınız. Sözsüz işaretler ve çağrılar kritikleşiyor. Bunun yanı sıra görüntülü toplantılar bir takım olarak bağlanmanın ve bu yeni formatta birlikte çalışmanın nasıl olacağına dair size net fikirler verebilir.
Beklentilerinizi dile getirin. Bu süreç teklif süreçlerinizi bir sonraki kademeye taşımak için verimli olacaktır. Uzaktan çalışma modelleriyle birlikte hayatınıza alacağınız teknolojilerin ve takım olarak çalışma yöntemlerinizin inovatif ve yeni olmasına bakın. Ancak bu süreçte en önemli şey beklentilerinizi işinizin sağlığı için net bir şekilde dile getirmek.
Hazırlıklı olun. Toplantınızla ilgili olabilecek tüm bilgileri karşı tarafa iletin; sanal platforma giriş linki de bunlara dahil. Müşterinizi sizinle iki dakika sürecek bir test aramasına davet edin ve kullandığınız programlara aşina olmalarını sağlayın. Sanal toplantılarınız sırasında yaşayabileceğiniz bir teknik aksaklık karşısında yapacağınız sunumun PDF uzantılı bir halini ve ilgili videoları toplantı yaptığınız kişilere önceden iletin, bu şekilde teknik sorun yaşasanız dahi telefonunuzdan işin görsel boyutu olmadan iletişiminizi sürdürebilirsiniz.
Az ve öz konuşun. Sanal etkinliklerde konsantrasyonun dağılmaması ve verimli sonuçlar elde etmek adına konuyla ilgili brief’leri önceden paylaşın. Bu şekilde uzun giriş cümlelerini ve önceden konuşulan konuları tekrar etmekten kaçınmış olursunuz.
Test edin, test edin, test edin… Zoom, Google Hangouts, GoToMeeting ya da kullandığınız program her ne olursa olsun toplantı öncesinde programınıza aşina olduğunuzdan emin olun. Toplantıyı yaptığınız kişilerle aynı anda konuşmamak, zaman kaymalarını tespit etmek ve ekran yönetimini sağlamak için programlarınızı test etmeniz şart.
Kendiniz olun. Kendi evinizden iş yapıyorsunuz; rahat gözükmenizde hiçbir sakınca yok. Kimseniz o olun. Eğer çocuklarınız, evcil hayvanlarınız veya ev arkadaşlarınız toplantı sırasında görüntüye girerse bu bir sorun yaratmaz. Bu durumu üzerine espri yapılacak bir gelişme olarak görün. Bu dönemde dostluk kurmak ve gerçek kişiliğinizi yansıtmak her zamankinden daha önemli bir hal aldı…
Canlı etkileşim sağlamaya çalışın. Hem sunum yapıp hem dinleyicinizin nabzını tutmak zor olabilir. Ancak bu sorunu ekranınızın yarısını sunumunuza ayırarak, diğer yarısını ise dinleyici kitlenizin canlı yorum yapabildiği bir alan olarak kullanarak çözebilirsiniz. Sunumunuzla eş zamanlı sağlanan etkileşimler toplantıya katılan herkesin kendini yeterince ifade edebilmesini sağlar.
Değerlendirmeye zaman ayırın. Tıpkı fiziksel bir toplantının ardından olduğu gibi sanal toplantılarınızın ardından da bir değerlendirme yapmayı unutmayın. Konuşulan tüm konular ve gündemin haliyle aklımız bugünlerde kolay karışabiliyor. Bu yüzden toplantınız biter bitmez takımınızla veya iş ortaklarınızla toplantının bir değerlendirmesini yapın.
İş gidişatını takip edin. Toplantınızı yaptıktan sonra potansiyel müşterilerinizle gerek işlerine yardımı dokunacak bilgileri paylaşarak, gerek süreç hakkında sorularınızı yönelterek iletişimde kaldığınızdan emin olun. Onların sektöründe neler olup bittiğinin bilincinde olun. Bu tutumunuz potansiyel müşterilerinize sizinle çalışmaları durumunda yaratacağınız katma değerin büyüklüğünü gösterir.
Zaman kafamızı kuma gömüp bekleme zamanı değil! Hepimiz aktif olmalıyız, bireysel ve kolektif sorumluluk almalıyız, birbirimizi desteklemeli, değişimlere adapte olmalı ve hem işe hem keyife dayalı sohbetlerimizi online dahi olsa canlı tutmalıyız. Bu süreç herkesin birbirine daha çok yakınlaşmasını ve yaşadığımız bu kötü zamanda harika işlere imza atmamızı sağlayacak.