2018 yılında küresel ticaret büyüyecek
Euler Hermes, “Ticaret Oyunları: Boyun Eğmez, Eğilmez, Kırılmaz” başlıklı yeni küresel ticaret raporunu açıkladı. Rapora göre, küresel ticaret hacminin bu yılı yüzde 4,3 büyüme ile kapatması bekleniyor. Küresel ticaret hacminin 2018 yılında ise yüzde 3,9 artacağı tahmin edilen raporda, Türkiye ithalatının ise küresel ortalamanın altında seyretmesi bekleniyor. Bununla birlikte raporda, global ticaret hacminde 2014-2016 döneminde yaşanan 3 trilyon dolara yakın daralmanın 2017’deki büyümenin de etkisiyle önümüzdeki yıl telafi edileceği öngörülüyor.
Küresel ticaret hacminde yaşanması beklenen büyümede ABD, Euro Bölgesi ve gelişmekte olan Asya ülkelerinden gelecek güçlü talebin etkili olacağı belirtilen rapora göre, ihracat kanadında da Avrupa ve gelişmekte olan Asya ülkeleri ticaretin ivme kazanmasından en çok faydalanacak taraflar olacak.
Korumacı önlemler büyümeyi yavaşlatıyor
Küresel mal ve hizmet ticaretinin büyüme hızının kriz öncesi dönemlerin ancak yarısı kadar olacağı vurgulanan raporda, bunun en büyük nedeni olarak korumacı önlemlerin artması gösteriliyor. Büyüme hızının kriz öncesi dönemin altında kalacak olmasının bir diğer nedeni olarak para politikalarındaki normalleşmenin sınır ötesi ticaretin finansmanının maliyetlerini artıracak olmasının belirtildiği raporda, bir diğer gerekçe olarak ise Körfez Arap Ülkeleri, Kore Yarımadası ve diğer yerlerde yükselen jeopolitik tansiyon gösteriliyor.
Çin, Euro Bölgesi ve Japonya ivme kazandıracak!
Öte yandan önümüzdeki dönemde küresel ticareti canlandıracak üç itici güç bulunuyor. Bunların ilki bilançolardaki nakit pozisyonlar. Daha güçlü kurumsal bilançolar ve rekor seviyesindeki 7 trilyon dolarlık nakit desteğiyle yatırım akımlarının 2018 yılında yüzde 3 büyümesi bekleniyor. İkinci itici güç ise akıllı sanayi politikaları. Bunlar arasında Çin’in “Bir Kuşak Bir Yol” girişimi gibi büyük altyapı projeleri de var. Diğer bir örnek Japonya’nın altyapı ve enerji reformlarına yaptığı yatırımlar. Ayrıca, bölgesel serbest ticaret anlaşmaları ölü küresel anlaşmalar arasındaki boşlukları dolduruyor. Asya’da “Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık” ve Kanada ile AB arasındaki “Kapsamlı Ekonomik ve Ticari Anlaşma” bu yaklaşıma iki örnek.
Hizmetler ve dijitalleşmenin ticarette yeni bir altın çağın perdelerini aralayabileceği ifade edilen raporda, gelişmekte olan pazarların ise daha çok hizmet sektörüne odaklandığı belirtiliyor. Rapora göre, daha güvenli ve güçlü tedarik zincirleri için artan yenilikçi çözümler de küresel ticaret hacminin artışında etkili olacak.