5 Temmuz Abone Ol
  • Haberler
    • Ajanslar / Konkur
    • Atamalar
    • Dijital
    • KSS
    • Haberler
    • Insights
    • Trend
    • Marketing Türkiye 101
    • Türkiye’nin Gündemi
  • Yaratıcı İşler
  • Dergiler
  • Etkinlikler
  • Söyleşiler
  • Kariyer
  • Yazarlar
  • Araştırma
  • Abone Girişi
  • Abone Ol
Kültür biziz, sanat ise hayatın ta kendisi!
Haberler

Kültür biziz, sanat ise hayatın ta kendisi!

Marketing Türkiye
9 Mart 2025
5 dk okuma
Kültür biziz, sanat ise hayatın ta kendisi!
Derya Açar Ergüç
Salt İletişim ve Yönetim Direktörü

Hem bireylerin hem de kurumların; kültür ve sanat için yapılan harcamaları, sadece bir maliyet olarak değil, toplumun sahip olduğu kültürel dokuyu korumak ve gelecek kuşaklara aktarmak için yapılması gereken ekonomik ve sosyal bir yatırım olarak görmesi gerekir… Bugün sisler içinde de olsa bu görüş, toplumsal barışa giden yolu ışıklı kilometre taşlarıyla aydınlatır. Yol uzun, gece koyu karanlık olabilir ama kurumların yarattığı parlaklık, bireylerin ışığını ortaya çıkarır.

Kültür deyince aklınıza ne geliyor? Bu soruyla aramızda küçük bir deney yapsak ve şöyle gözlerimizi kapatıp, “kültür” kavramının çağ­rıştırdığı olguları zihnimizde sıra­lasak. Sizin gözlerinizin önüne ilk hangi görüntü gelirdi acaba?

Hangi imajlar bir kültür tanımı görseli olarak be­lirdi gözlerinizde bilmiyorum ama merak ettiğim asıl konu hayatımızın hep içinde olan “kültür ve sanatın” ne kadar farkında olduğumuz? Sanat deyince duvarda resimlerin asılı olduğu bir sergi salonu mu gözünüzde canlanıyor? Veya kültürü kitap yığınlarıyla mı bağdaştırıyoruz? Belki de kültür geçtiğimiz sokak; bir çocuğun oyunu, bir şarkının melodisi ya da anneanne tarifiyle pişen yemek kadar bize yakındır değil mi?

Prof Dr. Haluk Yavuzer’in eğitim sohbetlerine katılan bir arkadaşımdan, onun “kültür”ü nasıl tanımladığını dinlemiş ve çok çarpıcı bulmuş­tum. Şöyle anlatmış: “Bir gün bir köyde sürüden ayrılan bir koyun kaybolur. Bütün köy koyunu arar ama nafile… Kurtların koyunu parçalayaca­ğından endişe duyan köylüler, gece bastırmış ol­masına rağmen aramayı sürdürürlerken, köyün en yaşlı bilge kadını köylünün karşısına dikilip aramayı durdurur. Başındaki yazmanın iki ucu­nu bağlayan iri bir düğüm atar ve şöyle der – kur­dun ağzını bağladım, artık ben yazmamı çözene dek hiçbir kurt koyuna saldıramaz, herkes varıp yatsın.” Kendi de gamsız bir şekilde gidip yatar. Gerçekten de sabah hayvan sapasağlam bulunur. İşte o yaşlı kadının attığı o düğüm var ya o bir “kültür”dür.

Kültür, bir toplumun kimliğinin yansımasıdır

Çünkü kültür, yaşamımızın bir bütünüdür; bizle­ri ve topluma dair unsurları bir araya getirir. Dil, iletişim, sanat, inanç, gelenek ve görenek, hukuk ve yönetim biçimleri, üretim ve tüketim alışkan­lıklarımız kültürün bileşenlerindendir. Toplumu oluşturan bireyleri, yani bizleri birleştiren dili ve iletişimi, sanatı, inancı, gelenekleri, hukuk ve yönetim biçimlerimizi, üretim ve tüketim alışkanlıklarımızı kapsar. Kültürü canlı tutan, yaratan ve koruyan, bireylerle birlikte toplumdur. Öğrenilen, yaşayan ve gelişen bir kavramdır ve kültür kişiden kişiye kuşaktan kuşağa aktarılır. Tıpkı nenenin at­tığı o düğüm gibi.

Çünkü kültür, bir toplumun kimliğinin yansıması­dır; onu diğer toplumlardan farklı kılar. Toplumun yaşayış ve düşünüş tarzıdır. Bir diğer deyişle kültür toplumsal bellektir. Bizi düşünmeye, araştırmaya, tartışmaya çağırır. Bu nedenle, ülkeler ve toplum­lar için hayati önem taşır. Ve unutmayalım ki kül­tür ve sanat, zamansız bir iletişim dili olarak insan­lığın ortak mirasını oluşturur.

Kültür biziz, sanat ise hayatın ta kendisi!

Kitlesel beğeniyi medya yaratıyor

Peki, toplumumuzun kültürü yaşama şeklini, gü­nümüz insanının kültürel faaliyetlerini değerlen­dirmek gerekirse…

Kültür kavramını bu yazıya özne olarak seçme ne­denim olan ve toplumsal barışta önemli bir farkındalığa işaret eden “çıkarımı” birlikte deneyim­lemek için sizi bir başka teste daha davet etmek istiyorum şimdi: Lütfen pek de uzağınızda olma­yan cep telefonunuzu alın ve sosyal medyaya şöyle bir göz gezdirin.

Artık kitlesel beğeniyi medya yaratıyor öyle değil mi? Peki bunun sonuçları ne? Sürekli maruz kaldığımız görüntü ve imgeler biz bireylerin, özellikle de çocukların ve gençlerin algılarını ve davranışlarımızı belirliyor. Sosyal medya, televizyon ve TV programları kültürü değiştiriyor, dönüştürüyor. Popüler dizi kahramanları ve sosyal medya influ­encer’ları gençler tarafından model alınıyor.

Popüler kültür yaygınlaşırken insanlar tektipleşi­yor. Bununla beraber kültür ve sanat algısı zayıflı­yor, beğeni düşüyor. Toplumlar birbirine benzeyen, yerel değerlerinden ve mirasından faydalanama­yan, kendini geliştirmeyen yapılara dönüşüyor. Dahası da var; popüler kültürün tekrarlayıcılığı ve aynılığı, standart tepkiler yaratmaya ve bireysel ifade gücünün zayıflamasına neden oluyor….

Toplumu birleştirebilecek güç!

Popüler kültürün içinde sınıflar ve toplumsal farklı­lıklar daha çok ön plana çıkıyor. Bu durum, bireyin yabancılaşmasıyla, sınıflar arası çatışmanın ve toplu­mun üyeleri arasında iletişim eksikliğinin artmasıyla sonuçlanıyor. Ve ortak kültürü kaybedildiği her atak­ta toplumsal barıştan da biraz daha uzaklaşılıyor.

Tektipleşmemek için ve farklılıklarıyla zenginleşen bir toplum yapısını sürdürmek için başka bir şeye ih­tiyacımız var. Kültür ve sanatla gelişmeye…

Kültür biziz… Sanat ise, hayatın ta kendisi.

Bireyi güçlendirecek ve toplumu birleştirecek güce sahip olan, kendi kültürümüzden beslenen sanata şimdi her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.

Ve sanat ne kadar hayatın içinde ise o kadar bizim­dir.

Sanat bilgiyi saklamanın ve aktarmanın en ekono­mik yolu. Aynı zamanda da çok kuvvetli bir eğitim aracı… Türkiye’de ve dünyada yapılan pek çok araş­tırma gösteriyor ki: sanatla iç içe olmak, yaratıcılığı, hayal gücünü, eleştirel düşünmeyi ve iletişim beceri­lerini yükseltiyor.

Kültürel ve yaratıcı sektörler, ekonomik etkilerinin ötesinde, bireysel sağlığı ve esenliği desteklemekten, sosyal sermayeyi teşvik etmeye kadar çok önemli sosyoekonomik etkiler sağlıyor.

Kültür-sanat bir maliyet kalemi değildir!

Çünkü hepimiz biliyoruz ki “kültür”;

Bilgi ve kaynaklara erişim sağlayarak nitelikli bilgi veri üretimine, bilginin demokratikleşmesine ve dolaşıma sokulmasına imkân verir.

Sanatın yaratıcı gücünü kullanarak toplumsal sorun­lara dair farkındalık yaratır, ilham verir, eyleme geçmeye teşvik eder.

Geleneğe ait kaynakların korunmasını, muhafazası­nı ve aktarımını sağlar; toplumsal hafızaya katkıda bulunur.

Eğitim ve yorumlama programlarıyla güncel mesele­lere dair özgün okumalar geliştirir.

İşte bu yüzden, bu yazının “çıkarımı” da, sizlerin de çok net gördüğüne inandığım kültürün bireysel “çıkar”dan uzak kullanımına odaklanıyor.

Hem bireylerin hem de kurumların; kültür ve sanat için yapılan harcamaları, sadece bir maliyet olarak değil, toplumun sahip olduğu kültürel dokuyu ko­rumak ve gelecek kuşaklara aktarmak için yapılması gereken ekonomik ve sosyal bir yatırım olarak gör­mesi gerekir…

Bugün sisler içinde de olsa bu görüş, toplumsal barı­şa giden yolu ışıklı kilometre taşları ile aydınlatır. Yol uzun, gece koyu karanlık olabilir ama kurumların ya­rattığı parlaklık, bireylerin ışığını ortaya çıkarır.

Ve başka bir dünya, başka bir kültür sanat anlayışı mümkün olur…

Yazı dizisi: Toplumsal dönüşüm için kültür-sanat!

Şüphesiz “Kültür ve Sanat”, bireylerin, toplumların ve kurumların dönüşümünde rol oynayan en kritik unsurlardan biri… Bu sebepledir ki ana sorumluluğu bu alanlardaki dönüşümü anlamak ve iletişim stratejilerini buna göre şekillendirmek olan pazarlama profesyonellerinin de kültür sanat alanındaki (veya bu alandaki) gelişmeleri yakından takip etmesi, daha da önemlisi mesajlarını ulaştırmak için etkili bir araç olarak kullanması kaçınılmaz bir gereklilik. Bu gerçekten yola çıkarak Türkiye’nin en önemli kültür sanat kurumlarından Salt’ın İletişim ve Yönetim Direktörü Derya Açar Ergüç’ün Marketing Türkiye için kaleme aldığı “Toplumsal Dönüşüm için Kültür – Sanat” yazı dizisi, kültür ve sanatın bireyler, toplum ve kurumlar üzerindeki etkisini ele alarak, sürdürülebilirlik, iletişim ve sosyal sorumluluk ekseninde nasıl bir değer yarattığını inceliyor, kültür ve sanatın hayatımızdaki dönüştürücü gücünü keşfetmeye ve bu dönüşümdeki yerimizi sorgulamaya davet ediyor…

Ergüç, yazı dizisinde aşağıdaki konuları ele alacak:
Kültür sanat neden önemli?
Kültür sanatta bireysel ve kurumsal rolümüzün önemi
Kültür sanat ve sürdürülebilirlik
Sponsorluk mu ve sosyal sorumluluk mu?
Kültür sanat iletişimi

featured Kültür Sanat
1 Beyaz yakalının sessiz çığlığı: "Tükenmişlik"ten kaçış var mı?
Beyaz yakalının sessiz çığlığı: “Tükenmişlik”ten kaçış var mı?
2 Bentley, 100 yılı aşkın tarihindeki en büyük logo değişikliğini yaptı
Bentley, 100 yılı aşkın tarihindeki en büyük logo değişikliğini yaptı
3 Starbucks’ı Çin’de tahtından indiren Luckin Coffee, şimdi ABD pazarında
Starbucks’ı Çin’de tahtından indiren Luckin Coffee, şimdi ABD pazarında
4 İkinci el otomobil pazarının Z raporu...
İkinci el otomobil pazarının Z raporu…
5 Suriyeliler dönmek istemiyor! Nedeni ise Suriye değil...
Suriyeliler dönmek istemiyor! Nedeni ise Suriye değil…
Güncel Haberler
Spotify 18 dolarlık yeni modeli üzerinde çalışıyor
Spotify’dan Rekabet Kurulu’nun başlattığı incelemeye ilişkin ilk açıklama geldi…
Özge Akçizmeci yazdı: "Bu yıl Cannes Lions’tan neler öğrendik?"
Özge Akçizmeci yazdı: “Bu yıl Cannes Lions’tan neler öğrendik?”
Konut talebinde bayram etkisi: Satılıkta düşüş, kiralıkta artış
Konut talebinde bayram etkisi: Satılıkta düşüş, kiralıkta artış
Sosyal Medya
  • FACEBOOK
  • TWITTER
  • LINKEDIN
  • INSTAGRAM
  • YOUTUBE

İlgili Haberler

Decathlon Türkiye CMO’su Öykü Pamuk Dolanbay: "Sporun harikaları, herkesi kapsayan bir deneyimle çoğalıyor"
Haberler
Decathlon Türkiye CMO’su Öykü Pamuk Dolanbay: “Sporun harikaları, herkesi kapsayan bir deneyimle çoğalıyor”
Advertorial
2 hafta önce
Android kullanıcılarına kritik uyarı: Bankacılık uygulamaları tehlikede
Haberler
Android kullanıcılarına kritik uyarı: Bankacılık uygulamaları tehlikede
İrem Alimoğlu
2 hafta önce
Pepsi’den futbola "taze" bir bakış: Kadın futbolcularla yazılan yeni bir efsane
Haberler
Pepsi’den futbola “taze” bir bakış: Kadın futbolcularla yazılan yeni bir efsane
Nafizcan Önder
22 Mayıs 2025
atyarışı.com ve Sergen Yalçın iş birliğiyle at yarışına talk show keyfi geldi!
Haberler
atyarışı.com ve Sergen Yalçın iş birliğiyle at yarışına talk show keyfi geldi!
Advertorial
29 Mayıs 2025
  • Yarışmalar
  • Temsilcilikler
  • Etkinlikler
  • Yayınlar
Yarışmalar Yarışmalar Yarışmalar Yarışmalar Yarışmalar Yarışmalar
Temsilcilikler Temsilcilikler Temsilcilikler
Etkinlikler Etkinlikler Etkinlikler Etkinlikler Etkinlikler Etkinlikler Etkinlikler
Yayınlar

Esentepe Mahallesi, Kore Şehitleri Caddesi, No:7, Yegane Apartmanı, Kat: 2, Daire: 4,
Şişli/İstanbul

[email protected]
0 (212) 211 11 12

  • Haberler
  • Yazarlar
  • Söyleşiler
  • Yaratıcı İşler
  • Etkinlikler
  • Kariyer
  • Üye Girişi
  • Kayıt Ol
  • Hakkımızda
  • Künye ve İletişim
  • KVKK Açık Rıza Beyanı
  • Mesafeli Satış Sözleşmesi
  • Gizlilik, Kişisel Verilerin Korunması ve İşlenmesi Politikası

© 2001 Rota Yayın Yapım Tanıtım Tic. Ltd. Şti. Bu Sitede Bulunan Yazı Ve Çizimlerin Her Hakkı Saklıdır.

Abone Ol
  • Haberler
    • Ajanslar / Konkur
    • Atamalar
    • Dijital
    • KSS
    • Haberler
    • Insights
    • Trend
    • Marketing Türkiye 101
    • Türkiye’nin Gündemi
  • Yaratıcı İşler
  • Dergiler
  • Etkinlikler
  • Söyleşiler
  • Kariyer
  • Yazarlar
  • Araştırma

© 2001 Rota Yayın Yapım Tanıtım Tic. Ltd. Şti. Bu Sitede Bulunan Yazı Ve Çizimlerin Her Hakkı Saklıdır.

Asquared WordPress Agency tarafından tasarlanmış ve kodlanmıştır.