
Ezberleri bozan ING Türkiye’nin özgürlükçü bankacılık vizyonu
ING Türkiye, bankacılık sektöründe ezberleri bozan yaklaşımıyla dikkat çekiyor. “Aslan gibi banka, arkanda” iletişim platformuyla müşterilerine özgürlükçü ve zahmetsiz bir bankacılık deneyimi sunmayı hedefleyen banka, dijital ve kazandıran çözümlerle finansal yaşamı kolaylaştırıyor. Turuncu Hesap’tan Z Kuşağı yatırım fonlarına kadar geliştirdiği inovatif ürünlerle sektörde fark yaratan ING Türkiye’nin vizyonunu, marka duruşunu ve müşterilerine sunduğu deneyimi, ING Türkiye İletişim ve Marka Deneyimi Grup Direktörü Gökçe Say ile konuştuk.

ING Türkiye İletişim ve Marka Deneyimi Grup Direktörü
ING Türkiye’nin “Aslan gibi banka, arkanda” iletişim platformunun arkasındaki strateji ve bu sloganın seçilme süreci hakkında bize biraz bilgi verebilir misiniz? ING Türkiye olarak sektörde nasıl farklılaşıyorsunuz?
ING olarak Türkiye pazarına kalıpların dışında, ezberleri bozan bir bankacılık anlayışıyla adım attık. Marka stratejimizi de bu vizyonla şekillendirdik. 2013’te, sistemin alışılmış tavrını sorgulayan “Eski Köye Yeni Adet” iletişim platformuyla uzun soluklu bir yolculuğa çıktık ve Türkiye’de bankacılık algısına farklı bir bakış açısı getirdik. Müşterilerimizin iş ve özel yaşamlarında bir adım önde olmalarını sağlamayı amaçlıyoruz. “Sen hayatını dilediğin gibi yaşa; finansal desteğe ihtiyacın olduğunda yol arkadaşın olarak buradayım” diyoruz. Zahmetsiz bankacılık anlayışıyla, dijital ve kazandıran çözümlerimizle müşterilerimizin hayatını kolaylaştırıyoruz.
Globalde “do your thing” olarak tanımladığımız yaklaşımı, Türkiye’ye özgürlükçü bir bakışla “Sen hayatını yaşa” mottosuyla yeniden yorumladık. Müşterilerimize, “Sen hayatını yaşa diye aslan gibi banka arkanda” diyerek, hayatlarında istediklerini yapabilmeleri için güç veren bir banka olduğumuzu anlatıyoruz.
Sen hayatını yaşa felsefesinin özünde özgürlük var; bankacılığın hayatınızda mümkün olduğunca az yer kaplamasını istiyoruz. Bankacılıkla ilgili tüm pürüzleri ortadan kaldırıp, deneyiminizi olabildiğince kolaylaştırmayı amaçlıyoruz. Klasik bankalardan farklı olarak, genç, dinamik ve esprili marka karakterimizi, “aslan gibi banka arkanda” söylemiyle tüketicinin bankacılık ihtiyaçlarına çözüm bulan, onları güçlendiren ve kazandıran dijital banka konumumuzu öne çıkardık. Markamızın logosundaki aslan metaforuna atıfta bulunarak, müşterilerimizin hayatlarında istediklerini yapabilmeleri için onlara güç veren bir yol arkadaşı olduğumuzu vurguladık.
ING Türkiye olarak bugüne kadar sektörde fark yaratan birçok uygulamaya ve başarı hikayesine imza attık, bundan sonra da aynı vizyonla ilerleyerek ilkleri hayata geçirmeyi sürdüreceğiz. Tamamen dijital bankacılık anlayışıyla ciddi bir dijital dönüşüm yolculuğu geçirdik. Bugün geldiğimiz noktada kendimizi bankacılık lisansına sahip bir teknoloji şirketi olarak tanımlıyoruz. Bu anlayışla bankacılık sektöründe yenilikçi, özgürlükçü ve müşteri odaklı duruşumuzu ortaya koyuyoruz. “Aslan gibi banka arkanda” söylemimizle de bu güçlü duruşumuzu müşterilerimizle iletişimimize yansıtmaya devam edeceğiz.
Turuncu Hesap’ın günlük yüksek faiz kazandıran özellikleriyle ilgili reklam filminizde ön plana çıkardığınız noktalar nelerdir? Bu ürünün kullanıcılar üzerindeki etkileri nasıl ölçümleniyor?
Marka stratejimiz, müşterilerimizi güçlendiren ve hayatlarında ilerlemelerine destek olan bir yaklaşım odağında şekilleniyor; bu anlayışın somut örneklerinden biri ise Turuncu Hesap. 2011 yılında sektörde bir ilki gerçekleştirerek hayata geçirdiğimiz Turuncu Hesap ile müşterilerimize günlük yüksek faizle mevduatla
rını değerlendirme ve ihtiyaçları olduğunda vade derdi olmadan birikimlerini kullanma fırsatı, yani esneklik sunuyoruz. Esneklik ve özgürlük bizim marka duruşumuzun da temelini oluşturuyor. 2.1 milyonu aşkın müşteriye ulaşan, Türkiye’nin tabana yayılmış ve memnuniyet oranı yüksek mevduat hesabı Turuncu Hesap birikimlerini nasıl değerlendireceği konusunda tereddüt yaşayan tüketiciler için anlamlı bir çözüm oluşturuyor. Reklam filmimizde de tüm bu avantajları genç, dinamik ve esprili marka karakterimizle buluşturduk. Kreatif ajansımızın katkısıyla markamızın kendine has muzip tonunu başarılı şekilde yansıttık. Kampanyanın bugüne kadarki sonuçlarına baktığımızda da olumlu geri dönüşler olduğunu görebiliyoruz. Reklam filmimiz, izleyicilerin kendileriyle bağ kurmasına ve ING ile çalışma eğilimi göstermesine ortalamanın üzerinde katkı sağladı. Bununla birlikte mobilden müşteri olup Turuncu Hesap açılışı yapan günlük ortalama müşteri adedinde de artış elde ettik.
ING Türkiye olarak, “Sen hayatını yaşa” felsefesiyle bankacılığı nasıl daha az ön planda tutarak müşteri deneyimini nasıl iyileştiriyorsunuz?
“Sen hayatı yaşa” diyerek kalıpların dışındaki marka duruşumuz ortaya koyuyoruz. Yani, onların bankacılık işlerini arka planda yapan, güvendikleri, en iyi opsiyonu sunan bir yol arkadaşı olmak istiyoruz. Marka stratejimizi ürün ve hizmetlerimizle somutlaştırıyor, bu yaklaşımı iletişimimize yansıtıyoruz. Bugünün koşulları ve tüketici beklentilerine uygun dijital çözümler geliştiriyoruz. “Aslan gibi banka, arkanda” söylemi ve iletişim platformu da bu duruşun güçlü bir ifadesi. Müşterilerimizin hayatlarını önceliklendirmelerine imkân tanırken, bankacılığın karmaşasını azaltarak finansal yaşamlarına değer katan destekler sunuyoruz. ING olarak müşterilerimize uçtan uca dijital bir deneyim sunuyor, Turuncu Hesap gibi ürünlerimizle de onların paralarını büyütüyoruz.
Dijital bankacılık alanında müşterilere sağladığınız zahmetsiz bankacılık hizmetlerinin temel özellikleri nelerdir ve bu hizmetler hangi müşteri ihtiyaçlarına yönelik geliştiriliyor?
Dijitalleşme, global DNA’mızın temel taşlarından biri ve 28 yıl önce ING Grubu’nda şubesiz bankacılıkla başlayan bu yolculuk, Türkiye’de gerçekleştirdiğimiz dijital dönüşümle güçlenerek devam ediyor. Müşterilerimize tüm dijital kanallar üzerinden sade ve kişiselleştirilmiş bir deneyim sunuyor; bankacılığı zahmetsiz hale getirerek, dijital ve kazandıran çözümlerle onların hayatında güçlü bir destek noktası haline geliyoruz. Örneğin; Cebimdeki Danışman ile dijitale insan dokunuşu getirerek ING Mobil üzerinden kanlı canlı bankacılarla görüşme ve işlemleri gerçekleştirme imkanı sağlıyoruz. Yani şubedeki bankacıları cebinize taşıyoruz, şubeye gitme zorunluluğunu ortadan kaldırıyoruz. Ayrıca süreçlerimizi hızlandırıp kişiselleştirerek müşterilerimize uçtan uça pürüzsüz bir bankacılık deneyimi sunmayı hedefliyoruz. Turuncu Hesap gibi ürünlerle kazandıran çözümler sunarken, segmente edilmiş yenilikçi ürünler de geliştirmeyi önemsiyoruz. Örneğin, Türkiye’de sektörde bir ilke imza atarak Türkiye’nin Z kuşağına özel ilk yatırım fonu olan GNZ – Ak Portföy ING Z Kuşağı Fon Sepeti Özel Fonu’nu hayata geçirdik. Bu fon aynı zamanda toplumda finansal sağlığın iyileştirilmesine yönelik sürdürülebilirlik vizyonumuzun da bir parçası. GNZ Fonu gibi gençlere yönelik ürünlerle finansal bilinçlerini ve tasarruf alışkanlıklarını güçlendirmeyi hedefliyoruz. Ayrıca, gençlere sunduğumuz ürün gamını 18-27 yaş arasındaki gençlere yönelik günlük yüksek faiz sunan Turuncu Genç Hesap ile genişletiyoruz. Müşterilerimizin hayatını kolaylaştırmayı hedeflediğimiz bir diğer ürünümüz de dijital kredi kartlarımız. Dijital kredi kartlarımız ile müşterilerimize ücretsiz, güvenli ve kolay bir deneyim sunuyoruz; tüm bu çalışmalarımızla Türkiye’nin en sevilen dijital bankası olmayı hedefliyoruz.