Deloitte’den 2020’de kamu ve ihtiyaçlarla ilgili ‘ciddi’ fikirler
Deloitte Kamu 2020: Kamunun Geleceğine Yolculuk raporunu
14 Aralık 2015, İstanbul – Denetim, vergi, yönetim danışmanlığı, kurumsal risk ve finansal danışmanlık hizmetlerinde dünyanın en büyük şirketlerinden biri olan Deloitte, ‘Kamu 2020: Kamunun Geleceğine Yolculuk’ raporunu yayınladı. Geleceği kucaklamak isteyen kamu kuruluşlarına ışık tutmayı amaçlayan rapor, değişime yol açan faktörleri ve değişimi tetikleyecek trendleri içeriyor; vatandaşların değişen ihtiyaçlarını karşılamak üzere kamu kuruluşlarının nasıl bir dönüşüm sürecinden geçeceğini ortaya koyuyor.
Deloitte Türkiye Kamu Sektörü Lideri Cem Yılmaz konuyla ilgili, “2020’nin kamu sektörü, değişen ve hızlı bir şekilde sofistike hale gelen vatandaş talepleri, değerleri ve ihtiyaçları ile geçmiştekinden çok daha farklı bir anlayışla yönetiliyor olacak. Türkiye’de gelecekte göreceğimiz kamu sektörünü tahayyül edebilmek için, kamu sektöründe global ölçekte ön plana çıkan bazı kritik dönüşüm alanlarına göz atmak gerekli. Türkiye’de e-devlet’ten ilköğretim çağındaki öğrencilere tablet üzerinden eğitim verilmesine, sağlık hizmetlerinin tamamen yeniden yapılandırılmasından gün geçtikçe güçlenen ve katılımcılığı artan STK’lara, sosyal medyanın kamu kurumları tarafından aktif kullanımından ulaşımda akıllı kart uygulamalarına kadar geniş bir yelpazede değişimi gözlemliyoruz. Öte yandan globaldeki iyi uygulama örnekleri ile kıyaslandığında Türkiye’de kat edilecek uzun bir yol olduğunu görüyoruz. Türkiye’de kamu sektörünün gelişim alanları olarak özellikle politika geliştirme, uygulama ve izleme, kamu-özel sektör işbirlikleri, yeni ve yetkin insan kaynağı bulma, veri analitiği konuları göze çarpmaktadır” dedi.
Değişime yol açan faktörler
Demografik etkenler: Refah, ekonomik güç ve nüfus artışı batıdan doğuya kayıyor. Artan global göç trendi kültürel kimliklerin iç içe geçmesine ve gerçek anlamda global vatandaşların ortaya çıkmasına neden olurken dünyanın dört bir yanında mega kentler gelişiyor.
Toplumsal etkenler: Kamu kuruluşları, bir yandan internete bağlı yaşayan kişilerin artan beklentilerini karşılamak amacıyla en yeni teknolojileri kullanırken, bir yandan da halen internet kullanmayan kişilere ulaşmaya devam etme çabasında. Bilgi ve teknolojiyle donanmış vatandaşlar-tüketiciler, toplumsal sorunların çözülmesi ve yolsuzlukla mücadele alanlarında daha önemli bir rol oynuyor.
Ekonomik etkenler: Kamu kuruluşları mali sorunlar, alt yapı yetersizliği ve artan gelir dengesizlikleri ile mücadele ediyor. 2020’de nakit ve geleneksel para sistemleri yerine dijital para birimleri ve mobil ödemeler yaygınlaşıyor.
Dijital etkenler: 2020’de bireyler ve kamu kuruluşları gelişmiş analitik yöntemleri kullanarak kitlelerin gücünden yararlanıyor, sosyal ağlar yaşamın her boyutunu etkiliyor. Çoğu tüketici kendi kişisel verilerini tasarruf, kolaylık ve özelleştirme imkânları karşılığında takas veya satış yoluna giderken, gerçek anlamda bilgi, para birimine dönüşüyor.
Üssel büyüyen teknolojiler: 2020’de robot teknolojileri hız kazanırken, yapay zeka ile donatılmış robotlar karmaşık işlevleri yerine getirebiliyor ve insanlardan öğrenebiliyor.
Siber-fiziksel sistem teknolojileri: 2020’de insansız hava araçları, drone’lar, nesnelerin interneti (IoT), sensörler, mekânsal teknolojiler hızlı adımlarla gelişiyor. Sağlık, ulaştırma, güvenlik ve savunma, altyapı yönetimi gibi birçok alanda hizmet verme modellerine bu teknolojiler entegre ediliyor.
Gelecek için radikal değişim şart
Rapora göre, vatandaşların beklentileri ve kamu kuruluşlarının bunları karşılayabilme yetkinliği arasındaki fark, hiç olmadığı kadar açılmış durumda. Yedi trendin kamu kuruluşlarını yeniden şekillendirerek kamu sektöründe bir dönüşümü beraberinde getirme potansiyeli bulunuyor:
1. Çözüm sağlayıcı kamu kuruluşları yerine imkân sağlayan kamu kuruluşları
2020’de en başarılı kamu kuruluşları, sorunları sadece kendisi çözmeye çalışmaktan ziyade, kamu sektörü dışında toplumsal çözümler geliştirilmesine olanak sağlıyor.
2. Kişiye özel hizmet sunumu
2020’ye doğru ilerlerken kamu kuruluşlarının sunduğu pek çok kamu hizmeti kişiselleştirilmiş bir hal alıyor ve hizmetlere hem evlerden hem de mobil cihazlardan erişilebiliyor.
3. Dağıtık yönetişim
Daha fazla idari işlev vatandaşlarla ortaklaşa tesis ediliyor. Teknoloji, bazı görevlerin vatandaşlara dağıtılabilmesini mümkün kılıyor. Siyasi karar vericilerin vatandaşlarla birlikte çalışması ile alınan nihai karar ve politikaların etkinliği artıyor.
4. Veri konusunda akıllıca davranan kamu kuruluşu
Tahminsel modelleme ve analitik uygulamalar, kamu kurumlarının sorun oluştuktan sonra çözüm sunma yaklaşımı yerine proaktif davranarak önlem almasını mümkün kılıyor.
5. Kamu kuruluşlarının finansmanına yönelik alternatif modeller
Dinamik fiyatlandırma ve kullandıkça öde gibi sistemler geleneksel fiyatlandırma modellerinin yerini alıyor. Kamu kuruluşları altyapı hizmetlerinde arz-talep dengesini sağlamak için yol kullanımı ve otoparklara yönelik olarak çeşitli dinamik fiyatlandırma modellerine geçecek.
6. Kamuda ihtiyaca göre hizmet modeli
Kamu sektörünün işgücü modelinde radikal değişimler oluyor. Danışmanlık şirketlerinde olduğu gibi çalışanlar belirli departmanlara ait olmak yerine projeler arası geçişli çalışıyor. Kamu kuruluşları farklı kaynakları (ör: yüklenici çalışanları, açık kaynak, serbest çalışanlar, vb.) kullanarak yetenek ağlarını genişletiyor.
7. Ulusal refah için yeni zemin
Ulusal refahın ölçülmesinde GSYİH ve GSMH gibi ölçütler yetersiz kaldığından kişisel güvenlik, sağlık ve afiyet, barınma, sıhhi sistemler, kişisel özgürlük vb. kriterlerin gerçekleşme ve hayata geçirilme seviyelerini dikkate alan ölçütlere yer veriliyor.
2020’nin kamu kuruluşları
Eğitim: Yetkin işgücü sıkıntısı “kariyer odaklı” öğrenimi gerekli kılıyor. Değişen öğrenim ihtiyaçları eğitimin anlamını, eğitimi kimin ve nasıl vereceğini yeniden şekillendiriyor. Öğrenciler, proje bazlı öğrenim ve kendi kendine öğrenim ortamları üzerinden birbirlerinden bir şeyler öğreniyor ve öğretmen konumuna geliyor. Sanal, teknoloji destekli, kişiselleştirilmiş ve dinamik bir eğitim artık yeni norm oluyor.
Enerji ve Çevre: Akıllı aygıtlar daha akıllı enerji tercihlerinin kapısını açarken, sensörler, insansız araçlar, aktivist vatandaşlar ve bilinçli tüketiciler çevreyi izleme ve koruma alanında birlikte kamuyla birlikte çalışıyor. Bazı vatandaşlar evlerini ve ofislerini elektrik üretmede kullanıyor ve fazla kapasiteyi şebekeye satıyor. Yeşil binalar artık kural haline geliyor, yeşil kentler oluşuyor. Bir yandan da sıfır-enerjili evler, çatıda tarım ve geri dönüşümlü inşaat gibi gelişmeler gerçekleşiyor.
Sağlık Hizmetleri: 2020’de hâkim sağlık hizmetleri trendi, tek kelimeyle, ‘‘yaygınlık’’. Mobil sağlık uygulamaları, tele-tıp, uzaktan izleme ve yutulabilir sensörler zengin bir veri akışı oluşturuyor. Biyoenformatik ve analitik uygulamalar kişisel risk değerlendirmelerinin ve kişiye özel ilaçların kapısını açıyor. Robotlar, 3 boyutlu baskı ve kök hücre araştırmaları alanındaki ilerlemeler cerrahi müdahaleleri daha güvenilir kılıyor ve daha iyi sonuçlar elde edilmesini sağlıyor. Sağlık sistemleri kısa vadeli tedavilerden ziyade uzun vadeli önleme ve yönetim çalışmalarına odaklanıyor.
Hukuk ve Adalet: 2020’de adli yapılar kamu güvenliğini sağlama ve suç işleyenleri topluma kazandırma için yenilikçi yöntemleri ve teknolojileri kullanıyor. Mobil bilişim ve elektronik izleme sanal tutukluluk kavramını uygulanabilir kılıyor. İnsansız hava araçları gökyüzünden izleyen birer göz haline gelirken yerdeki yetkililer de giyilebilir bilgisayarlar, yüz tanıma yazılımları ve öngörü sağlayan video sistemleri kullanıyor.
Ulaştırma: 2020’de dinamik fiyatlandırma sistemleri, araç paylaşımı ve mobil cihazlarla kullanılabilen işbirliğine dayalı ulaştırma modelleri büyük kentlerde trafik sıkışıklığını ortadan kaldırmaya yardımcı oluyor. Elektrikli araçlar ve e-bisiklet gibi sürdürülebilir ulaşım seçenekleri yaygınlaşıyor. Fazla sayıda insansız hava aracı sivil veya ticari kullanıma hizmet vermeye başlıyor.