AB’den yapay zekaya sıkı denetim! | Son 24 saatin gündemi
Avrupa Birliği, yapay zeka sistemlerinin etik ve güvenlik sınırlarını belirleyen yeni düzenlemesini yürürlüğe koydu. Şubat ayı itibarıyla; sosyal puanlama, bireylerin profillerine göre suç eğilimi tahmini, duygu analizi, davranış izleme ve biyometrik verilerle kategorilendirme gibi uygulamalar yasak kapsamına alındı. AB’nin aşamalı olarak sıkı kurallar getirdiği yapay zeka yasası, özellikle insan haklarını ihlal edebilecek sistemleri hedef alıyor. Bu çerçevede, iş yerleri ve eğitim kurumlarında duyguları analiz eden, yüz görüntülerinden veri tabanı oluşturan ve bireylerin özelliklerine göre suç işleme riski hesaplayan yapay zeka sistemlerinin kullanımı yasaklandı. Aynı zamanda, ırk, siyasi görüş, din, inanç ve cinsel yönelim gibi hassas verileri işleyen biyometrik sistemlere de izin verilmeyecek.
Yasa ayrıca, insan davranışını manipüle eden, bilinçaltı teknikler kullanan veya bireylerin zafiyetlerinden yararlanan yapay zeka sistemlerini de yasak kapsamına aldı. Kamuya açık alanlarda gerçek zamanlı biyometrik tanımlama sistemleri ise yalnızca kolluk kuvvetleri tarafından istisnai durumlarda kullanılabilecek. Yapay zeka geliştiricileri ve kullanıcıları, sistemlerini risk seviyelerine göre değerlendirmek ve yasal gerekliliklere uyum sağlamak zorunda, zira kuralları ihlal eden şirketler yüksek para cezalarıyla karşı karşıya kalacak.
Tüketicilere göre yılın en başarılı reklamları!
Rekabetin ve belirsizliklerin her zamankinden daha yoğun olduğu bir dönemde tüketicilerin ilgisini çekmek, hatta bu ilgiyi kalıcı bir bağa dönüştürebilmek, markalar için her zamankinden daha büyük bir meydan okuma haline geldi. Ancak tüm zorluğuna karşın geçtiğimiz yıl yayınlanan kimi kampanyalar tüketici zihninde iz bırakmakla kalmadı, onlarla duygusal bir bağ kurarak gönüllere girmeyi de başardı. Marketing Türkiye adına Kuantum Araştırma’nın yürüttüğü ve 13 farklı sektörü kapsayan “Yılın En Beğenilen Reklamları” araştırması işte o kampanyaları gözler önüne seriyor.
Gelin bu başarılı kampanyaları yaratıcılarından dinleyelim…
Her 10 öğrenciden 7’si derslerinde yapay zekaya başvuruyor: Peki ya yanlış bilgi verirse?
Eğitim teknolojileri platformu Chegg’in 2025 Küresel Öğrenci Anketi, Türkiye dahil 15 ülkeden öğrencilerin yapay zeka kullanımına dair önemli veriler sunuyor. Türkiye’den 1002 lisans öğrencisinin katıldığı anket, yapay zeka kullanım oranlarının yüksek olduğunu ancak öğrencilerin bilgi güvenilirliği konusunda endişeler taşıdığını ortaya koyuyor. Ayrıca, üniversitelerin bu teknolojilere daha fazla yatırım yapması gerektiğine dair güçlü bir talep bulunuyor.
Z kuşağı, orta düzey yöneticiliğe “hayır” diyor. Peki neden?
Z kuşağı, orta düzey yöneticilik rollerinin ya kaldırılması ya da yeniden düzenlenmesi gerektiğini düşünüyor. Bunun en büyük nedeni, bu pozisyonlardaki iş yükünün fazla olmasına rağmen sağlanan ödüllerin yetersiz kalması. Londra merkezli İK danışmanlık şirketi Robert Walters’ın araştırmasına göre, Z kuşağının yüzde 52’si orta düzey yöneticilik pozisyonları için harcanan emeğin buna değmediğini düşünüyor. Bu oran Fransa’da yüzde 77, Belçika’da yüzde 42 ve İsviçre’de yüzde 30 olarak ölçüldü.
Katılımcıların yüzde 69’u, orta düzey yöneticilik rollerinin yüksek stresli ve düşük ödüllü olduğunu düşünüyor. Daha uzun çalışma saatleri ve artan sorumluluklara rağmen maaş artışının çok az olması ya da hiç olmaması bu görüşü destekliyor.
Sidar Gedik: “Yatırımlar ‘his ve deneyimle’ değil araştırmayla yapılmalı”
Dünya’nın son 15 yılını düşündüğümüzde, insanlığın zor bir dönemden geçtiğine şahitlik ediyoruz. Bir diğer yandan da teknolojik gelişmelerle geldiğimiz noktada insan hayatını kökten değiştirecek zamanların başlangıcındayız. 2010 yılından sonra bölgedeki dengeleri yerle bir eden Arap Baharı, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması, ülkemizdeki darbe girişimi, tüm dünyanın üzerine çöken Covid-19 salgını ve devamında patlak veren yüksek enflasyon, ekonomik kriz dönemi, küresel iklim krizinin sonuçlarını her geçen gün hayatlarımızdaki etkisinin artması, Türkiye’de yaşadığımız korkunç deprem felaketi ve İsrail-Hamas Savaşı ile Gazze’deki insanlık dramı ve son olarak Suriye’de Esad devrinin sona ermesiyle başlayan yeni dönem…
Sidar Gedik’in makalesinin tamamını okumak için TIKLAYIN!
