Netaş’ta Bakan Binali Yıldırım ve BTK Başkanı Tayfun Acarer’in katıldığı 4G-LTE Mobili Geniş Band Erişim İstasyonu’nun tanıtıldığı toplantı her zaman olduğu gibi Bakan Yıldırım’ın konuşmasıyla samimi bir ortamda geçti. Açılış konuşmasını Netaş Genel Müdürü Müjdat Altay’ın yaptığı toplantıda ilk sözü BTK Başkanı Tayfun Acarer aldı. Altay’ın konuşmasını dinlerken gözlerinin önünden bir tarih geçtiğini söyledi. 2G’ye geçerken ülke adına fırsatların nasl kaçtığını, aynı şekilde 3G’de de bu kaybın süreceğini düşünürken Bakan Yıldırım’ın vizyonuyla lisans verilen kurumların sözleşmesine Ar-Ge ve satın alımalarda yüzde 50 Türk malı kullanımı zorunluluğu konulduğunu, bugün bunların semeresinin alındığını söyledi. Başkan Acarer ayrıca 1990 yıllarda “handset” üretilmeye başlandığını ancak dönem hükümetinin bunlar birer takoz diyerek üretimi engellediğini ancak O gün başlasaydık bugün en iyisini üretirdik” dedi. Tayfun Acarer, arama motorlarıyla, sosyal mecra sahiplerinin internet sağlayıcılarının giderlerine ortak olması gerektiğinin de altını çizdi ve “bu haliyle ister sabit ister mobil olsun servis sağlayıcılar bu yükün altından kalkamayacak” dedi. Tüm servis sağlaycılaın ortak bir altyapıyla hizmet veriyor olmalarının maliyetler açısından çok daha avantajlı olduğunu söyledi.
Türklerde son dakika başarısı sendromu var
Bakan Binali Yıldırım, zorlanmadan başarının gelmeyeceğini henüz yapılacak çok şey olduğunu, ancak fırsatın kaçmadığını çünkü Türklerin en son dakikada işi başardıklarını söyledi. Buna son dakika başarısı da diyen Yıldırım, “Telekomünikasyoncular kısaltmalarla konuşmayı seviyorlar. OFMD teknolojisinden söz ediyorlar ki ben buna ‘Of Demeden Çalışan Teknoloji’ demeyi tercih ediyorum. Yani yorulmadan sürekli çalışmaktan söz ediyorum. Bundan böyle çok çalışmak gerekiyor. Her gün yeni bir cihazın geldiğini görüyoruz, bütün bunlar cari açık yaratıyor. Petrolümüz zaten yok katma değer yaratacak, yüksek teknolojiyle yapılmış, para kazandıran akıl işlerine ağırlık vermeliyiz. Bu amaçla 300 milyon TL’lik bir fon ile akıl ürünlerini desteleyeceğiz” dedi. Netaş’ın 45. yılı nedeniyle yapığı konuşmada 800 Ar-Ge mühendisininin kurumda çalıştığını, bunun da sonuçlarının alındığını söyledi.
4 G neler getirecek?
Önümüzdeki 5 yıl içinde mevcut 3G sistemlerinin yerini almaya başlayacak olan 4G teknolojisiyle sabit olarak kullandığımız tüm iletişim servislerini, kablosuz ve mobil olarak kullanma imkanı doğacak. Bu teknolojiyle, mevcut standartlar dâhilinde 100Mbps indirme hızlarına, sonraki aşamada ise Gigabit hızlarına ulaşılabilecek. LTE teknolojisi ile bu servislere, havadaki frekans spektrumu verimli bir şekilde kullanılarak ve iletilen bit başına en düşük birim maliyetiyle ulaşılıyor. Bu teknoloji, yüksek iletişim hızının yanı sıra düşük gecikme performansı sayesinde, ağ tabanlı gerçek zamanlı uygulamalar, internet üzerinden HD televizyon gibi uygulamalar için uygun altyapıyı sağlıyor. Bu teknoloji ile geliştirilen şebekelerin, yukarıdaki avantajlara ek olarak, kolay bakım ve düşük işletme maliyeti gibi avantajları da bulunuyor. Netaş’ın geliştirdiği bu projede, gerçek zamanlı olarak mobil ve yüksek genişbant veri iletişimi sağlamaya odaklanılmış ve 4G’nin temel teknolojisi olan OFDM modülasyonu geliştirilmiş. Çok yüksek sinyal işleme performansı gerektiren OFDM modülasyonunu sağlamak için de 1.2Ghz’de çalışan, 3 çekirdekli sayısal DSP’ler kullanılarak saniyede 36 milyar işlem yapabilen bu yonga sayesinde ihtiyaç duyulan işlem gücü karşılanmış. Yazılım ve donanımı tümüyle Türk mühendisler tarafından ve Netaş laboratuvarlarında geliştirilen bu teknoloji, yüksek güvenlik için frekans atlama özelliğine sahip bulunuyor ve ihtiyaca göre değişik frekans bandlarında (450Mhz, 900 Mhz, 1.6Ghz, 2.5Ghz, 3.5Ghz vb.) çalışabiliyor.
Nerelerde kullanılacak?
Netaş tarafından geliştirilen 4 G teknolojisiyle, bilhassa sınır ve kritik alan güvenliği gibi konularda, yüksek hızlı, kesintisiz ve güvenli iletişim ihtiyacı yerli teknolojiyle karşılanabilecek. Acil haberleşmede, mobil istasyonlar arası görüntü iletişimi ve sabit istasyonlardan kablosuz görüntü alımı, sayısal karasal yayıncılıkta, frekans bandının daha verimli kullanımı, hızlı trenlerle yapılacak demiryolu ulaşımında ise, güvenlik, gözetim, trafik yönetimi gibi alanlarda büyük avantajlar sağlıyor.
Günseli Özen Ocakoğlu
