
Fairy’den lekesiz bağ kurma stratejisi: “Labou…bou”
Deterjan kategorisinde herkes “en iyi temizlik” vaadiyle yarışırken Fairy, Mauritius’ta farklı bir yol seçti. Küresel devlerin kusursuzluğu öne çıkardığı bir pazarda, Fairy kusursuzluğun ötesine geçerek kültürel bir bağ kurmayı hedefledi.
GREY Mauritius imzalı kampanyada ilham kaynağı Labubu oldu. Ancak Fairy, onun biraz daha “dağınık ve talihsiz” ikizi “Labou…bou“yu yarattı. İsmiyle bile yerel kültüre dokunan karakter; Creole’de (Mauritius’ta en yaygın konuşulan dil) “çamur” anlamına gelen “labou” ile küçük bir morluk ya da acıyı ifade eden “boubou” kelimelerinin birleşiminden doğdu. Böylece hem kirin hem de günlük hayatın küçük dertlerinin mizahi bir simgesine dönüştü.
Kampanya kapsamında hazırlanan sınırlı sayıda Fairy paketleri, “Labou…bou” hikâyesinin parçası oldu. Tüketiciler, yalnızca Fairy’nin bu sevimli karakteri lekelerden kurtarabileceğini gördü. Sosyal medyada hızla yayılan kampanya kısa sürede bir fenomene dönüştü: 400 binden fazla kişi Labou…bou ile tanıştı, 450 binden fazla etkileşim kaydedildi ve 2 milyondan fazla unutulmaz an yaratıldı.
Fairy, kusursuzlukla değil, kusurları kutlayarak fark yarattı. Fairy’nin “Labou…bou” hamlesi, bir markanın yalnızca ürün faydasını değil, kültürel bağ kurma gücünü de sahiplendiğinde nasıl fark yaratabileceğini gösteriyor. Küresel bir marka, yerel bir espriyle tüketicinin gündelik diline girmeyi başarıyor; bu da kampanyayı sıradan bir reklam olmaktan çıkarıp toplumsal bir konuşma konusu haline getiriyor. “Kusursuzluk” vaadiyle dolu bir pazarda, kusurları mizahla kucaklayan bir marka olmak ise hem cesur hem de akılda kalıcı bir strateji.
Disney’den Labubu’ya karşı küskün peluş ordusu: Urupocha-chan