Spor pazarlamasının geleceği

Türkiye’deki spor pazarını değerli ve önemli kılan en büyük özellik, taraftarların eşsiz tutkusu. İngiltere merkezli, Dubai’de de ofisi bulunan Capital Sports Media’nın Türkiye’deki spor pazarına giriş yapmasında, Türk taraftarların bu tutkusu etkili oldu. Kulüplerin ve markaların da bu potansiyelin farkına vararak, sponsorluk ve reklam modellerini geliştirmeleri ve dönüştürmeleri büyük önem taşıyor.

İyi kurgulanmış bir marka-spor iş birliği, taraftarla kulüplerin etkileşimini güçlendirirken, sponsor markaların da bilinirliğini, güvenilirliğini, toplumla ve hatta çalışanlarıyla ilişkilerini güçlendiriyor. Capital Sports Media olarak Türkiye’deki spor pazarını geliştirmek ve spor iş birliklerinin artması için globaldeki gücümüzü de kullanarak ülkemizdeki spor alanlarına yatırımların artmasını sağlıyoruz. Bu doğrultuda markalarla spor kulüplerini bir araya getirerek, taraftarı da içine alan projeler üretmeye ve markaların bu vesileyle tüketicilerine hızla erişebilmesi için çalışmaya devam ediyoruz.

Kadınların ve gençlerin seslerini duyma zamanı

Yaşamın her alanında olduğu gibi sporda da özellikle kadınların desteklenmesi büyük önem taşıyor. Türkiye’de kadın voleybolu, kulüplerin kadın spor branşlarına daha fazla yatırım yapmalarını sağlayan gerçek bir başarı hikâyesi olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye’yi kadın voleybol branşında ileri taşıyan, zamanında sponsorların bu alanlara yaptığı yatırımlar oldu. Bugün ise markaların yapmış olduğu bu yatırımlar sayesinde ülkemiz voleybol ülkesi olarak anılıyor. Voleybol gibi diğer spor dallarını da dünya standartlarında ilk 5’e taşımayı hedeflemeliyiz. Kadın futbolu tüm dünyada yükselen bir yıldız durumunda. Özellikle kadın futbolu maçlarının izleyici rekorları kırdığı Avrupa’da, kadın sporlarına yatırımlar hızla artıyor. Yeni nesil taraftar artık sadece maç skoruna bakmıyor, kulüplerden ve markalardan cinsiyet eşitliği, iklim ve çevre gibi sorunlara ilişkin tavır bekliyor. Capital Sports Media olarak tüm spor alanlarında kadının sesinin duyulmasını, kadın sporunun daha fazla benimsenmesini ve bununla beraber toplumsal farkındalığın artmasını hedefliyoruz.

Kulüpler ve markalar kalıplarından çıkmalı

Sporun bir parçası olmak da izleyicisi olmak da artık eskisi gibi erkeklere özel bir alan olmaktan çıkıyor. TGI verilerine göre Türkiye’de geleneksel erkek futbolu dışında kadınlar da birçok spor dalında müsabakaları izliyor. Özellikle 15-44 yaş grubu kadınların spor içeriklerini izleme alışkanlığı birçok branşta ortalamanın üzerinde bir eğilim gösteriyor. Farklı uluslararası araştırmalara göre de dünyada kadın sporlarına ilgi ve izlenme oranları artıyor; üstelik bu ilgi, her düzeyde markaların, kadın sporlarına finansal yatırımıyla sonuçlanıyor. Örneğin Michelob, önümüzdeki beş yıl boyunca kadın sporlarına 100 milyon dolar harcama sözü verdi. UEFA, kadın futbolunun sponsorluk ve medya hakları gelirlerinin önümüzdeki on yılda 6-7 kat artacağını tahmin ediyor. Erkek sporlarına kıyasla kadın sporlarının izlenmesinin daha fazla büyüme potansiyeline sahip olduğu gözleniyor. Bu da aslında hem kulüpler hem de markalar için, yeni taraftarlar kazanmak ve mevcut izleyicilere heyecan verici ve farklı içerikler sunmak için büyük bir fırsat yaratıyor. O nedenle biz de CSM olarak kulüpler için yeni iş birlikleri oluştururken, Z kuşağını ve kadınları kazanmamız gerektiğini vurguluyoruz.