TOGO dergi, BETA Ayakkabı’nın marka haklarını satın aldı
1937’den bu yana Türkiye’nin ayakkabı ve deri ürünleri sektöründe yerli üretim mirasını sürdüren TOGO, 2020’de Beta Ayakkabı’yı bünyesine katarak sektördeki varlığını güçlendirdi. Marka, yeni dönemde omnichannel yatırımları ve müşteri deneyimi odaklı dönüşümüyle dikkat çekerken; Anadolu açılımlarını hızlandırarak üç yıl içinde 40 mağazaya ulaşmayı hedefliyor.
1937’de modern Türk kadın ve erkeğini yerli bir ayakkabı markasıyla tanıştırarak Beyoğlu’nda yola çıkan TOGO, bugün hâlâ aynı üretim tutkusuyla hareket ediyor. Markanın temel yaklaşımı, yerel kültürel kodları global moda diliyle harmanlayarak kalite, tasarım ve konforu erişilebilir hale getirmek.
2017’de gerçekleştirilen yönetim değişimi, TOGO’nun marka dönüşümünde bir dönüm noktası oldu. Teknolojik altyapısını yenileyen, veri odaklı bir organizasyon yapısına geçen ve müşteri deneyimini stratejisinin merkezine yerleştiren marka; ERP-CRM mimarisinden yapay zeka destekli tahminleme sistemlerine, omnichannel satış süreçlerinden kişiselleştirilmiş sadakat programına kadar perakende teknolojilerindeki birçok yeniliği uygulamaya aldı. “Endless aisle” modeli, “Click & Collect”, mağazadan iade ve tek sadakat puanı gibi uygulamalarla çevrimiçi ve fiziksel mağaza deneyimi tek çatı altında birleşiyor. Müşterinin mağazada başlayan yolculuğu e-ticarette devam edebiliyor; aynı şekilde online araştırma mağazada danışmanlık eşliğinde satın almaya dönüşebiliyor.
Basın toplantısında gazetecilerle bir araya gelen TOGO CEO’su Ahmet Akkuş, markanın vizyonunu şu sözlerle özetliyor: “TOGO bizim için sadece bir marka değil; geçmişle gelecek arasında bir köprü. 1937’den gelen bu mirası bugünün tasarım dili ve teknolojisiyle yeniden anlatıyoruz. Türkiye’de ve dünyada ‘erişilebilir lüks’ kavramını TOGO dokunuşuyla tanımlamak istiyoruz. Müşteri artık kanalı değil deneyimi seçiyor. Biz de tüm sistemimizi bu bilinçle tasarlıyoruz.”
Markanın büyüme stratejisinin önemli adımlarından biri de 2020 yılında Beta Ayakkabı’nın marka haklarının devralınması oldu. Konkordato sürecinde olan markayı yaşatmak ve yerli moda ekosistemine katkı sağlamak amacıyla yapılan bu satın alma, Türkiye’de yerli markaların korunması ve rekabet gücünün artırılması açısından stratejik bir hamle olarak değerlendiriliyor. Akkuş, bu kararı “Bu yatırım sadece bir satın alma değil; yerli markaların sürdürülebilir geleceğine atılmış güçlü bir adımdır” sözleriyle anlatıyor.
Bugün TOGO, müşteri deneyiminde şeffaflık, hız ve kişiselleştirmeyi esas alan bir perakende anlayışıyla faaliyetlerini sürdürüyor. Yapay zeka tabanlı talep tahmini, otomatik ürün dağıtım modeli, RFM ve CLV segmentasyonları gibi ileri analitik teknolojilerle stok yönetiminden sadakat süreçlerine kadar birçok operasyonu optimize eden marka, orta vadede mağaza içi akıllı ölçüm sistemleri ve numara/kalıp öneri motoru gibi projelerle iade oranlarını düşürmeyi ve memnuniyeti artırmayı hedefliyor.
Mağaza yatırımları artacak
2025 yılında online satışlarını yüzde 55, toplam satışlarını ise yüzde 36 artıran TOGO, 2026 itibarıyla 18 şehirde faaliyet göstermeye hazırlanıyor. Üç yıl içinde 40 mağazaya ulaşmayı planlayan marka, özellikle Anadolu’daki güçlü potansiyele odaklanarak mağaza yatırımlarını yüzde 30 oranında artırmayı planlıyor. Aynı zamanda e-ihracat yatırımlarıyla global pazarlarda büyümesini hızlandırma hedefi taşıyor.
