
Kente iyi bakan bir sanat alanı: Kale Tasarım ve Sanat Merkezi
Sanat, hafıza ve toplumsal dönüşüm… Sadece estetik bir ifade değil; çevresel duyarlılık, kamusal üretim ve birlikte iyileşmenin aracı olarak sanat, Kale Grubu’nun vizyoner yaklaşımıyla Karaköy’de hayata geçen Kale Tasarım ve Sanat Merkezi’nde (KTSM) vücut buluyor. “İyi Bak Dünyana” yaklaşımından doğan merkez, seramik sanatının köklü mirasından beslenirken, mahalle atölyeleriyle sanatın gündelik yaşama dokunduğu bir kültür alanına dönüşüyor. Sanatın daha erişilebilir, katılımcı ve sürdürülebilir bir anlayışla yeniden tanımlandığı bu yolculuğu ve KTSM’nin 2025 vizyonunu, Kale Grubu Kurumsal İletişim ve Etki Yatırımları Direktörü Simge Abay ile konuştuk.

Kentle bağ kuran, yaşamla iç içe geçen ve toplumsal fayda yaratan bir tasarım ve sanat yaklaşımının mümkün olduğuna inanan Kale Grubu, bu vizyonun somut karşılıklarından biri olarak 2020 yılında Karaköy’de Kale Tasarım ve Sanat Merkezi’ni (KTSM) hayata geçirdi.
Kale Grubu Kurumsal İletişim ve Etki Yatırımları Direktörü Simge Abay, KTSM’nin yalnızca bir sanat mekânı değil, sürdürülebilirliği odağına alan disiplinlerarası bir üretim ve dayanışma platformu olarak kurgulandığını söylüyor. “İyi Bak Dünyana” yaklaşımı doğrultusunda, Kale Grubu’nun ilk genel merkez binasının dönüştürülmesiyle oluşturulan bu özel mekânın, geçmişle bugünü buluşturan bir hafıza alanı olarak işlev görüyor.
Abay, merkezin İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteği ve Dr. (h.c.) İbrahim Bodur Kaleseramik Vakfı’nın girişimiyle kurulduğunu; sanatın burada yalnızca estetik bir ifade değil, aynı zamanda çevresel duyarlılığı ve birlikte üretimi teşvik eden güçlü bir araç olarak konumlandığını vurguluyor.
2025 vizyonu: Erişilebilir, katılımcı ve kapsayıcı
2025 yılı itibarıyla KTSM’nin stratejik yönünün daha da belirginleştiğini söyleyen Abay, merkezin bu yılki yol haritasında sanatı daha erişilebilir, katılımcı ve kapsayıcı kılmak; sürdürülebilirliği temel değer olarak benimsemek ve farklı disiplinleri buluşturan projeler üretmenin yer aldığını ifade ediyor. Seramik sanatının mirasına sahip çıkmanın ise bu vizyonun merkezinde durduğunu özellikle belirtiyor.
KTSM’nin geçmişle bugünü buluşturan sergi ve belgesel projeleriyle seramiği yaşayan bir hafıza unsuru olarak yeniden tanımladığını anlatan Abay, genç sanatçıların üretimlerini destekleyen iş birlikleriyle geleceğe de alan açtıklarını dile getiriyor. Kamusal sanat projeleri, mahalle atölyeleri ve müze iş birlikleriyle sanatı gündelik hayatın ayrılmaz bir parçası haline getirmeyi hedeflediklerini de ekliyor.

Seramik sanatına sahip çıkmak ve kamusal sanatla bütünleşmek
Kale Grubu’nun Kurucusu Dr. (h.c.) İbrahim Bodur’un sanat sevgisinden ilhamla her zaman sanatın ve sanatçının yanında durduğunu hatırlatan Abay, bu yaklaşımın KTSM’nin kurucu vizyonunu şekillendirdiğini söylüyor ve merkezin, kültürel birikimi yeni nesillere aktaran hem köklü hem de genç sanatçılara üretim alanı sunan bir yapıya sahip olduğunu ekliyor. Bugüne dek hayata geçirilen projeler arasında, Piri Reis’e adanan uluslararası seramik sergisi, Türkiye’nin ilk çağdaş seramik sanatçısı Füreya Koral retrospektifi, BASE iş birliğiyle gerçekleşen “Düşler Ülkesi: Troya” sergisi, Elif Uras’ın monografisi Kaynak ve Melike Abasıyanık Kurtiç’in kapsamlı retrospektifi yer alıyor.


KTSM Mahallende: Sanat yanı başında!
Kamusal sanatın KTSM’nin merkezinde konumlandığını vurgulayan Abay, bu doğrultuda hayata geçirilen “Şehrin Panoları” gibi projelerle sanatın kamusal alandaki varlığını güçlendirmeye devam ettiklerini aktarıyor. Sahadaki en etkileyici projelerden birinin ise “KTSM Mahallende” olduğunu belirten Abay, bu projeyle sanatı mahallelerin içine taşıdıklarını söylüyor. Her yaştan insanı çamura dokunmaya ve kendi üretim hikâyesini yaratmaya davet eden bu atölyelerde; kimi zaman botanikten ilhamla rölyefler üretildiğini, kimi zaman kırık seramik parçalarının Japon kintsugi tekniğiyle onarıldığını, kimi zaman ise bitkilerden yola çıkarak otoportrelerin şekillendiğini aktarıyor.
“KTSM Mahallende yalnızca bir atölye serisi değil; birlikte üretmenin, paylaşmanın ve sanatın dönüştürücü gücüne inanmanın somut bir ifadesi” diyen Abay, projeyle komşuluğu, mahalle ruhunu ve yaratıcı diyaloğu yeniden hatırlattıklarını ifade ediyor.
Kentle temas eden bir tasarım dönüşümü
KTSM’nin bu yılki önemli iş birliklerinden birinin de Mercado Design Days olduğunu belirten Abay, sürdürülebilir sanata verilen destekle bu etkinlikte yer aldıklarını söylüyor. Mercado, Onaranlar Kulübü ve Studio Blai iş birliğinde kentle temas eden bir tasarım dönüşümüne imza attıklarını, yüzde 100 geri dönüştürülmüş plastikten üretilen sergi ünitelerinin etkinlik sonrası Karaköy esnafına sunulacak kent mobilyalarına dönüştürüldüğünü aktarıyor. Böylece geçici bir sergi yapısından kalıcı bir kamusal faydaya uzanan yaratıcı bir modelin ortaya konduğunu belirtiyor.
Tüm bu yaklaşımın, Kale Grubu’nun “İyi Bak Dünyana” vizyonunu sahaya taşıyan çok katmanlı bir kültür politikasıyla örtüştüğünü vurgulayan Simge Abay, sözlerini şöyle tamamlıyor: “Biz KTSM’de sanatın herkese ait olduğuna ve birlikte üretildiğinde daha da anlam kazandığına inanıyoruz. ‘İyi bakılan’ bir dünya için üretmeye, paylaşmaya ve büyümeye devam edeceğiz.”