
Her iki şirketten biri Temmuz zammı konusunda kararsız!
Melon ve Endeavor Türkiye iş birliğiyle hazırlanan Haziran 2025 tarihli “Türkiye Teknoloji Sektörü Ücret ve Yan Haklar Trend Raporu” yayımlandı. Türkiye genelinde faaliyet gösteren 100’den fazla şirketten toplanan verilerle hazırlanan rapora göre, 2025 yıl ortasında teknoloji şirketlerinin büyük bölümü ücret artışı planlamıyor. Yıl başı artışlarının medyanda yüzde 30 oranında gerçekleştiği sektörde, Temmuz artışı için her iki şirketten biri hala karar vermiş değil. Araştırmaya katılan yüzde 33’lük kesimden TL ile ödeme yapan şirketlerin 2025 artış oranlarının yüzde 11–20 bandında kalacağı öngörülüyor. Katılımcıların yüzde 37’si ise hala karar aşamasında. Temmuz ayına dair net bir planı olan şirket sayısı oldukça sınırlı ve ücret artışları konusunda da genel bir durağanlık gözlemleniyor.
Rapora göre, şirketlerin yüzde 95’i çalışanlarına yemek desteği sunarken, günlük yemek ücreti medyanda 355 TL olarak sabitlenmiş durumda. Katılımcıların yüzde 65’i yıl ortasında bu ödemelerde artış yapmayı planlamıyor. Ulaşım desteği sağlayan şirketlerin oranı yüzde 64 olurken, medyan ulaşım ödemesi günlük 130 TL seviyesinde kalıyor. Yan haklara genel memnuniyet 5 üzerinden 3.5 puanla sınırlı seyrediyor.
Şirketlerin yüzde 70’i bir tür prim uygulaması sunuyor. En çok kullanılan prim modelleri, satış hedefi primi (yüzde 77), bireysel performans primi (yüzde 71) ve yıl sonu primi (yüzde 50). Ancak çalışanların bu sistemlere güveni sınırlı: Ortalama memnuniyet puanı 3.48. En çok eleştirilen nokta ise hedeflerin net olmaması olarak görülüyor.
Yetenek yönetimi arka planda kalıyor
Katılımcı grubun yüzde 26’sında hala tanımlı bir performans yönetim sistemi bulunmuyor. En çok kullanılan yöntemler KPI (yüzde 58), yetkinlik değerlendirmesi (yüzde 43) ve OKR (yüzde 35). Ancak değerlendirme sonuçlarının çoğu sadece ücret ve terfi kararları için kullanılıyor. Gelişim planlaması ve yetenek yönetimi halen arka planda kalıyor.
Hedef yönetiminde OKR kullanan şirket oranı yüzde 27’ye ulaştı. Bu şirketler, hedeflerini şirket, departman ve bireysel düzeyde çok katmanlı olarak tanımlıyor. OKR uygulamayanlarda bu oranlar daha sınırlı. Hedeflerin net ve ölçülebilir olmaması, şirketlerin yüzde 55’i tarafından ana zorluk olarak tanımlanıyor.
Şirketlerin yüzde 47’si 2025’te çalışan bağlılığını artırmak için “eğitim ve gelişim fırsatlarını” en öncelikli konu olarak tanımlıyor. Ancak performans değerlendirme sonuçlarından gelişim planı üretme oranı sadece yüzde 31. Bu da şirketlerde veri toplansa da dönüşüm yaratacak gelişim adımlarının sınırlı kaldığını gösteriyor.
Yükselen “GiG Ekonomisi” trendiyle birlikte teknoloji şirketlerinin yüzde 40’ında proje bazlı çalışanlar yer alıyor. En yoğun proje bazlı çalışan istihdam edilen departmanlar: yazılım, veri analitiği ve yapay zekâ.
Rapor hakkında değerlendirmelerde bulunan Endeavor Türkiye Genel Sekreteri Aslı Kurul Türkmen, “Giderek karmaşıklaşan ekonomik dinamikler içerisinde şirketlerin yetenek yönetimi, performans değerlendirmesi ve yan hak planlamasında daha bilinçli adımlar atması gerekiyor. Melon ile birlikte hazırladığımız bu rapor, teknoloji sektörü yöneticilerine yalnızca bugünü değil, geleceği de yönetebilmek adına stratejik rehberlik sağlıyor” dedi.
Melon Kurucusu Sure Köse Ulutaş ise, “Ücret artışlarında yavaşlama gözlenirken, çalışanlar şirketlerden daha adil ve esnek performans sistemleri, anlamlı an haklar ve gelişim fırsatları talep ediyor. Raporumuz bu dönüşümün ipuçlarını veriyor” diye konuştu.