Çankaya yarışı daha da kızıştı!
Ajans Press’in medya analizlerine dayanarak hazırladığı 4 Ağustos 2014 tarihli Türkiye gündeminde en çok 10 Ağustos’ta yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı Seçimi yer aldı.
İşte gündemin öne çıkan haberleri şöyle:
ÇOK ÜZÜLÜYORUM…
Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’nun seçim kampanyası boyunca yanında ayrılmayan eşi Füsun İhsanoğlu, “Uzun yıllardan beri ailece dostluğumuz var” dediği Başbakan Tayyip Erdoğan’ın eleştirileri için “Çok üzülüyorum ve çok şaşırdım” değerlendirmesini yaptı. Sonuna gelinen seçim kampanyası boyunca Erdoğan’ın ithamları ile ilgili Hürriyet’e konuşan Füsun İhsanoğlu, şunları söyledi: “Böylesini beklemiyordum. Ben önemli siyasetçilerin çıktığı bir aileden geliyorum. Buna rağmen kullanılan dili yadırgıyorum, anlayamıyorum, söyleyecek laf bulamıyorum. Bugün Türkiye en önemli makamı için, devletin en üst kademesi için bir seçim yapıyor. Bu makama uygun, nezaketi hiç eksik etmeyen, onun kurallarına çok uygun bir dil kullanmalı, her konuda buna dikkat etmeli. Bizim Sayın Erdoğan Ailesi ile düzenli bir dostluğumuz var. Kendisinin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan bu yana gelen bir dostluk bu. O günlerden bu yana çok beraber olduk. Ne değişti anlamış değilim. Biz yine aynı insanlarız, saygıda kusur etmiyoruz. Bizim aldığımız aile terbiyesi de bunu gerektirir. Her gün duyduğum sözler karşısında üzülüyorum.” Füsun İhsanoğlu, Emine Erdoğan’ın bu konuda ne düşündüğü konusunda bir fikri olup olmadığı yönündeki soruyu ise susarak ve yüz mimikleri ile üzüntü ima ederek yanıtlamadı. İhsanoğlu sözlerini “Dediğim gibi ben böyle bir söylem beklemiyordum, üzgünüm” diyerek tamamladı.
KAHİRE’DE DOĞMAK SUÇ MU…
MHP Lideri Devlet Bahçeli Afyonkarahisar’da, “Kahire’de doğmak suç mu? ‘Sadece cumhurbaşkanı olacağım’ diyerek Türkiye’yi her alanda bölüyorsun. Bir de doğduğu yere göre ayrımcılık yaparsanız ne yapacağız?” dedi. Bahçeli, “Siyaset bazen acımasız oluyor. Bir taraftan diyorsunuz ki ‘Biz bu kişiyi tanımıyoruz’, bir taraftan diyorsun ki ’33 yıldır Türkiye’ye hiç gelmemiş, kimdir bilmiyoruz.’ Ama diğer taraftan son 15- 20 gün içerisinde öyle aşağılayıcı, öyle hakaret edici cümleler kullanıyorsunuz ki lafın nereye vardığının farkında bile değilsiniz. Böyle şey olur mu? Kahire’de yetişip Türkiye’ye gelmek, İslam dünyasının önemli kademelerinde önemli sorumluluklar üstlenmek bir millete, bir memlekete hizmet değil midir? m Şimdi bir an düşünelim. Emirdağ’ın yurtdışına verdiği çok büyük göç var. Bildiğimiz kadarı ile de Belçika’da yoğunlaşmışlardır. Yıllardan bu yana 2’nci, 3’üncü nesil orada doğmuş, orada yaşıyor ve orada siyasete hem mahalli idareler hem genel seçimlere katılıyor. Ama doğduğu yer Brüksel ise ‘Türkiye’ye gelip, ben siyaset yapacağım’ dediği zaman, ‘Hayır arkadaş. Sen Brüksellisin, sen Brüksel’de doğdun, bu memleketi bilmezsin’ deme hakkına sahip miyiz? Bu nasıl büyük bir ayrımcılıktır. Nereye uzanacağını nasıl fark etmeyeceksiniz. m Cumhurbaşkanı seçiminin ne şekilde yapılacağı konusunda fazla bir tecrübe yok. Alelacele çıkarılmış bir yasa ile cumhurbaşkanı seçimine gidiliyor. Şu an için seçim faaliyetleri izlendiğinde, çok büyük bir adaletsizlikle, çok büyük haksız rekabetle adaylar arasında bir yarış sürüyor. Erdoğan diyor ki, ‘Ben cumhurbaşkanı olursam, havaalanı yapacağım, yol yapacağım, şunu yapacağım, bunu yapacağım…’ Mübarek insan, sen başbakanken yaptığını yapıyorsun zaten. Bir de kalkıp cumhurbaşkanlığı makamında havaalanı yapacaksan, yol yapacaksan, baraj yapacaksan, kamu ihalelerinin hepsini sen yapacaksan, o zaman başbakana ne ihtiyaç var.”
BAYRAĞI YÜCELTECEK BİLGEYİ SEÇELİM…
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Geliniz bayrağımızı yüceltecek olan bilge, dürüst, namuslu bir kişiyi cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturtalım” dedi. Antalya’da konuşan Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “Görüşü, siyasi düşüncesi ne olursa olsun bütün yurttaşlardan oy kullanmalarını istiyorum. Eğer sandığa giderseniz, demokrasimiz güçlenecektir. Çok daha güzel bir Türkiye’yi el birliğiyle ayağa kaldırmış olacağız. Cumhurbaşkanlığı makamı çok önemli. O makam bayrağı ve Türkiye’yi temsil ediyor. Size şu aday ya da bu aday yönünde hiçbir telkinde bulunmuyorum. Tek istediğim bayrağına sahip çıkan, geçmişi temiz olan, bütün vatandaşlarına eşit mesafede olan, tarafsız birisinin cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturmasıdır.” Kılıçdaroğlu daha sonra geçtiği Hatay’da da Erdoğan’ın, “Alevisin biliyoruz, söyle” sözlerine yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, “Buradan sesleniyorum; Allah’ımız bir, kitabımız bir, peygamberimiz bir, Ehl-i Beyit’imiz bir. Biz bölünmemekte anlaştık, ne kadar bağırırsan bağır” dedi. Musul Başkonsolosluğu’ndan IŞİD tarafından kaçırılan 49 kişiye de değinen Kılıçdaroğlu, “Önceden uyarıyorlar, Erdoğan, ‘hayır çıkmayın’ diyor. ‘Teslim olsunlar’ diyor. Bayrak indiriliyor. Bayrak kimin rızası ile indirildi, Erdoğan’ın izni ile. IŞİD’in asıl rehinesi Erdoğan’dır.”
KRİTİK YAŞ BUGÜN…
Kritik Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) toplantısı bugün başlıyor. 6 Ağustos’a kadar sürecek YAŞ toplantısında general ve amirallerin yanı sıra rütbe bekleme süresini tamamlamaya bir yılı kalan personelin durumu da ele alınacak. Böylece yaklaşık 500 albay, general ve amiralin emeklilik ve terfi konuları gündeme gelecek. YAŞ üyeleri yoğun mesai öncesinde ilk olarak Anıtkabir’i ziyaret edecek. Anıtkabir’in ardından Genelkurmay Karargâhı Çakmak salonuna geçecek olan üyeler, burada personelin terfi, görev süresinin uzatılması ve emeklilik gibi konuları ele alacak. Başbakan Erdoğan’ın başkanlık edeceği ağustos ayı olağan toplantısı belki de Başbakan Erdoğan’ın son YAŞ toplantısı olacak. Erdoğan Cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda YAŞ toplantıları yeni seçilecek Başbakan tarafından gerçekleştirilecek. Bugün başlayacak olan toplantıya Başbakan Erdoğan’ın yanı sıra Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Servet Yörük, Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Yalçın Ataman, Ege Ordusu Komutanı Orgeneral Abdullah Atay, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Ahmet Turmuş, 2. Ordu Komutanı Orgeneral Galip Mendi, EDOK Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak, 3. Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve Donanma Komutanı Koramiral Veysel Kösele katılacak. Çakmak Salonu’ndadaki ‘çok gizli toplantı’ sırasında terfisi gelen albay, general ve amirallerin dosyası görüşülecek. Görev süresi uzatılacak general ve amirallerin yanı sıra rütbe bekleme süresini tamamlamaya bir yılı kalan albayların durumu ele alınacak. Böylece geçmiş yıllara göre artan dosya sayısı YAŞ üyeleri tarafından karara bağlanacak.
‘BİZ, BİRBİRİMİZ İÇİN FEDA OLURUZ’…
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay katıldığı TV programında cumhurbaşkanlığı seçimi ve ardından AK Parti’de yaşanacak olası değişimleri değerlendirirken “Aramızda ‘Ben’ yok, ‘biz’ var. Başka yerlerde olduğu gibi küçük siyaset oyunlarıyla falan hiç uğraşılmaz” dedi. Atalay, seçim sonrası AK Parti açısından yaşanacak süreçle ilgili olarak ise yapılacak çok şey olduğunu belirtti. Partilerinin bir değişim geçireceğini anlatan Atalay, şunları söyledi: “Genel Başkan değişecek, Başbakan değişecek, yeni hükümet kurulacak. Ama hiçbirimizde bir tedirginlik yok. Allah’ın izniyle, istişareyle tüm o safhaları bitireceğiz. Bu hareketin, herhangi bir sekteye uğramaması hepimizin tek dileği. Kişiler falan değil. Bizler, hepimiz birbirimiz için feda oluruz. Dostluklar var, arkadaşlıklar var, herkesin birbirine sadakati vardır. Burada hiç kimse ‘ben’ ile uğraşmaz. “Ben’ yok, ‘biz’ var. Başka yerlerde olduğu gibi, küçük siyaset oyunlarıyla falan hiç uğraşılmaz. Bunlar çok tehlikelidir. Bizim, hareketimiz onu kaldırmaz.” Başbakan Yardımcısı Atalay, çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu’nun içinde bulunduğu durumdan çok da memnun olmadığını düşündüğünü belirterek, “Sayın İhsanoğlu, ‘Başıma nereden bunu açtım’ diye sanki bir pişmanlık içinde. Çok şevkli değil” değerlendirmesinde bulundu. Bu durumun CHP ve MHP’de telaş yarattığını ileri süren Atalay, “Sayın Kılıçdaroğlu ve Bahçeli, çok telaşlı şu günlerde. Çünkü, ikisinin toplamını bile neredeyse alamayacak gibi bir görüntü var. Bunlar, bize daha fazla saldırmaya başladı” dedi. Atalay, MHP tabanının büyük kısmının istenen ölçüde oy vermeyeceğini düşündüklerini öne sürdü. Atalay şöyle devam etti: “Bu çatı adayın falan AK Parti’den, Tayyip Erdoğan’dan hatta bir anlamda Türkiye’den kurtulma projelerinin de bir parçası olduğunu herkes daha iyi anlıyor şu anda. Yerli bir proje olmadığını da doğrusu açık açık görüyoruz. Ben, buna tam anlamıyla inanıyorum. Kurgu falan değil, komplo teorisi değil.” Atalay, Türkmenlere yardım edilmediği yönünde hükümete yöneltilen eleştirilere yanıt verirken, Türkmenler için ne gerekiyorsa yapıldığını söyledi. Atalay, “Türkmenlere karşı kendilerinin yaptıkları bir şey de yok. Bunlar iki şeyi istismar eder birincisi Türkmenleri, ikincisi şehitlerin gelmesi. Bunlar şehit sever. Siz eğer çözüm süreci ile uğraşıyorsanız, şehitler gelmesin, analar ağlamasın bu kardeşlik tekrar kurulsun, ülkemiz tekrar birlik ve bütünlük içinde o bin yıllık kardeşliğini sürdürsün, farklılıklar Türkiye’de özgürce yaşasın kardeşliğimizi güçlendirelim diye çalışırsanız bunların gözünde siz hain oluyorsunuz” dedi.
ELEKTRİK KESİLDİ, YHT DURDU…
Açılışı 25 Temmuz’da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılan Yüksek Hızlı Tren (YHT) seferlerinde enerji kesintileri nedeniyle önceki akşam büyük sıkıntı yaşandı. Ankara’dan yola çıkan YHT, İzmit’te Köseköy istasyonu yakınlarına geldiğinde enerji kesintisi nedeniyle durmak zorunda kaldı. Tren uzun süre hareket etmeyince içindeki yolcular telefonlarla yakınlarına haber verdi. Gar Müdürlüğü yetkilileri trenin şiddetli yağışın neden olduğu elektrik arızası nedeniyle durmak zorunda kaldığını söyledi. Gecenin ilerleyen saatlerinde ise bu kez İstanbul’dan Ankara’ya giden diğer tren, Köseköy bölgesinde hatlarda enerji olmadığından İzmit’te bekletildi. Bir süre sonra Ankara yönünden gelen üçüncü bir tren de Köseköy istasyonunda bekletilmeye başlandı. TCDD’nin Ankara’daki ana kumanda merkezinden her saniyesinin izlendiği sorunu çözmek için tüm ekipler alarma geçirildi. Şiddetli yağış altında elektrik arızasını giderme çalışmaları uzayınca Ankara’dan gelen YHT, motorinle çalışan lokomotif tarafından İzmit istasyonuna, İzmit istasyonunda bekleyen tren de Köseköy istasyonuna çekildi. Arıza dün sabaha karşı giderildi. Sorunun Köseköy’deki arızadan kaynaklandığı, elektrik arızası nedeniyle de Dilovası’nın Tavşancıl bölgesinde bulunan trafodaki şalterlerin attığı, bu şalterin atması sonucu da Tavşancıl ile İzmit Köseköy arasındaki yaklaşık 30 kilometrelik mesafedeki hatta enerji olmadığı anlaşıldı. İstanbul’dan Ankara yönüne giden YHT’nin, Tavşancıl’ı geçip İzmit’e yaklaştığı sırada enerjinin kesilmesi nedeniyle, enerjisiz olarak kendi hızıyla İzmit’e kadar geldiği belirtildi.
YURT DIŞI FİYASKOSU!…
Cumhurbaşkanlığı seçimini sandık başlarındaki gönüllü müşahitleriyle yakından takip eden sivil platform ‘Gurbetin Oyları Grubu’, yurt dışındaki seçmenin katılımının beklenenin çok çok altında kaldığını belirledi. YSK Başkanı Sadi Güven, birinci turda oy verecek yurt dışındaki seçmen sayısının 2 milyon 798 bin 709 olduğunu açıklamıştı. Gurbetin Oyları Grubu’nun yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının devam eden oy kullanma işlemine ilişkin dün itibarıyla verdiği bilgiler şöyle: Birinci tur için sadece 178 bin 959 seçmen randevu aldı. 1 milyon 380 bin 909 seçmen sayısıyla en büyük yurt dışı seçmen kitlesine sahip Almanya’da ise bu oran yüzde 6.6. Yurt dışında oy kullanma oranı yüzde 5’e ulaştı. Katılımın düşük olmasının nedenlerinden biri olarak Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından ‘randevu’ ile oy kullandırılması olduğu savunuluyor. İlk gün, YSK tarafından randevu sisteminden randevu almış birçok seçmene seçtikleri zamandan başka bir zamana bir randevu daha verilmesi, yani çifte zaman ataması yapılması nedeniyle bazı sandıklarda kullanılan oya oranla yüzde 30 civarında seçmenin geri gönderildiği belirtiliyor. Çifte randevuların yarattığı sorunların sürdüğü öğrenildi. Seçmen sayısının azlığı nedeniyle randevu sisteminin tamamen iptal edilmesi için YSK’ya taleplerde bulunuldu. Ancak YSK bunları kabul etmedi. Gümrük kapılarında ve havaalanlarında randevusuz oy kullanılabiliyor.
VASİYETİM İSTANBUL…
Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan İstanbul Maltepe sahilindeki miting alanı dolduran yaklaşık 2 milyon kişiye seslendi. Konuşmasına İstiklal Marşı’nın 10 kıtasını da ezbere okuyarak başladı. Erdoğan’ın okumasını tamamlamasının ardından alandaki milyonlar coşkuyla alkışladı. Konuşmasına İstanbul’u selamlayarak devam eden Erdoğan şu mesajları verdi: “İstanbul bizim her zaman rehberimiz oldu. İstanbul bizim ışığımız oldu. İstanbul bize kılavuz oldu. Biz burada sadece İstanbul’u değil, Anadolu’yu, Trakya’yı, Ortadoğu, Balkanlar’ı, Kafkasya’yı, Kuzey Afrika’yı, Avrupa’yı birlikte tanıdık. Çünkü İstanbul merkezdir merkez. İstanbul Türkiye’nin de dünyanın da özüdür özetidir. Siyasete ilk adımı burada İstanbul’da attık. “Bizim meselemiz her zaman hizmet oldu. Çünkü biz bu millete efendi olmaya değil hizmetkar olmaya geldik. Biz milletin aşk ateşinde yanmak için yola çıktık. Allah’a sonsuz hamdü senalar olsun bize İstanbul gibi bir dünya şehri verdi Osmanlı cihan devletinin bu kadim başkentine Eyübel Ensari hazretlerinin şehrine Hz. Nebi’nin övdüğü bu şehre hizmetkar olmayı nasip etti. Biz bu şerefi bu bahtiyarlığı tattık.” “Muhtar bile olamaz diye manşetler attılar. Bize işlemedi. Suikast girişiminde bulundular, o tehditler bizi yolumuzdan çevirmedi. 14 Ağustos’ta inşallah 13. kuruluş yıldönümünü idrak edeceğiz. 2001’de AK Parti’yi kurduk. İstanbul’dan başladık. Anadolu, Trakya’yı karış karış dolaştık.
İŞTE SEÇİM YASAKLARI…
Cumhurbaşkanlığı için pazar günü yapılacak seçimler öncesi tedbirler birer birer devreye sokuluyor. Yüksek Seçim Kurulu (YSK), oy verilecek 10 Ağustos Pazar günü, sabah saat 06.00’dan gece saat 24.00’e kadar alkollü içki satılmasını, içkili yerlerde ve umumi mahallerde her çeşit alkollü içki verilmesini ve içilmesini yasakladı. Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, oy verme süresince, umuma açık eğlence yeri niteliğini taşıyan lokantalarda yalnız yemek verilebilecek. Kahvehane, kıraathane ve internet kafeler dâhil bütün umumi eğlence yerleri kapalı kalacak. Oy verme günü olan pazar günü, seçimin ikinci oylamaya kalması halinde de 24 Ağustos Pazar günü saat 06.00’dan 24.00’e kadar, emniyet ve asayişi korumakla görevli olanlardan başka hiç kimsenin köy, kasaba ve şehirlerde silah taşıyamayacağı da belirtildi. YSK, seçim günü ile ilgili olarak da bazı kararları hayata geçiriyor. Oy verme günü saat 18.00’e kadar TV ve radyolar ile her türlü yayın organları tarafından seçim ve seçim sonuçlarıyla ilgili haber, tahmin ve yorum yapılması yasak olacak. Saat 21.00’den sonra bütün yayınlar serbest olacak.