‘Bip’ler senaryonun parçası
Bir dönem televizyonlarda sigaranın yasaklanması uzun süre buzlama yöntemiyle aşılmaya çalışılsa da amacına ulaşmıştı. Senaristler karakterlerine sigarasız sahneler yazınca, sigara ekrandan tamamen silindi. Ancak küfürde tersine bir durum söz konusu. Oyuncuların bol tükürüklü küfürleri ne kadar biplenirse biplensin, bunlar ses dublajı sırasında ‘bip’ efektiyle ne kadar kapatılırsa kapatılsın, izleyiciler ister istemez dudak okuyarak bu küfürlerin ne olduğunu duymasa da görerek öğreniyor. Oysa Avrupa ve Amerika’da küfürlü sahneler sadece biplenmekle kalmıyor, karakterin ağzı da buzlanıyor. Bu sayede küfrün sadece sesi değil, görüntüsü de kapatılmış oluyor. Yasağa karşı protesto Ahmet Haluk Ünal (senarist): “Dizilerdeki dilin ahlaki süreci sürekli tartışılıyor. Bu biraz buna tepki. Bir tür üreticiler eleştiri yapıyorlar. Dünya sineması ortaya çıkardığı karakterin, konuşma biçimini olabildiğince gerçekçi ele alır. Siz onu terbiyeli bir biçime büründürün, örnek kişilik olmayacak ki… Ben protesto gibi yorumladım. Böyle bir bipleme formülü var hatta belki bipleri kendileri koyuyorlar.” Küfür senaryoda var Erkan Çıplak (senarist): “Karakteri doğallaştırmak, etiketleyip iyiden ayırmak için yapılıyor. Doğallaştıralım derken karikatürleştirdiklerinin farkında değiller. Senaryoya direkt yazılıyor zaten. O lafı söyletiyorlar ve ciddi bir kirlilik oluyor. Karakter normal hayatında o kadar seri olarak küfür etmiyordur.”