Beyaz yakalılar otoriteye savaş açtı
Dünyanın giderek küreselleşiyor olmasının doğal bir sonucu olarak 21. yüzyılın öne çıkan çalışma şekillerinden biri de Türkçe karşılığı serbest çalışma olan freelance oldu. 2020 yılının Mart ayında dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını nedeniyle iş yapış biçimlerindeki alternatiflerin daha çok değerlendirilmesi, küreselleşen dünyada farklı yaşam alanları tercih eden çalışanlar ve iş verenlerle birlikte daha özgür bir çalışma anlayışı benimsendi. Pek çok beyaz yakalının radarında da bu fırsatlar var. Bu gelişmelerin izinde şirketleri, kurumları freelancerlarlar ile bir araya getiren, kaliteli bir çalışma deneyimi sunan birçok platform oluştu. Bu platformların da desteğiyle gelişen serbest çalışma pazarının Peerism tarafından yapılan tahminlere göre 2030’a kadar mevcut iş gücünün yüzde 80’ini oluşturması bekleniyor.
Son yıllarda küresel olayların meydana getirdiği zorunluluklar, farklı yaşam biçimleri, spesifikleşen iş kolları, artan iş yükü ve giderlerini azaltarak ortaya kaliteli bir iş koymak isteyen iş verenlerin de yönelimiyle birlikte büyük bir patlama yaşayan “freelance” sektörü her geçen gün büyüyor. Türkiye’de bu pazarın en yeni ve en güçlü temsilcilerinden biri olmaya hazırlanan jobtogo’nun kurucularından Güneş Günay serbest çalışma sektörünü şöyle değerlendiriyor, “Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) verilerine göre, küresel işgücünün yüzde 35’ini freelance çalışanlar oluşturuyor.
Dünyada kaç milyon freelance çalışan olduğuna dair net bir sayı olmamakla birlikte yaklaşık 1,1 milyar kişinin freelance işlerde çalıştığı tahmin ediliyor. İş otomasyonu ve gelir eşitsizliği alanlarında çalışan sivil toplum kuruluşu Peerism’in tahminlerine göre ise 2030 yılında küresel işgücünün yüzde 80’ini freelance işlerin oluşturması bekleniyor. Bu büyümenin en önemli örneklerinden biri olan, dünyanın önde gelen serbest çalışma pazarını oluşturan Amerika’da uluslararası freelance iş platformu Upwork’ün yani ABD Bağımsız İşgücü Raporu’na göre 2019 yılının sonu itibariyle ABD’de freelance çalışanların sayısı 57 milyon civarındayken, pandemi ile birlikte geçen 2020 yılının sonunda bu sayı, iki milyonluk bir artış göstererek 60 milyona yaklaştı. Bu, ABD’deki işgücünün yüzde 36’sına denk geliyor. Önümüzdeki yıllarda da bu rakamlar katlanarak artacak” dedi.
Türkiye’de serbest çalışma pazarının büyüme hızı artacak
Jobtogo’nun diğer bir kurucu ortağı Begüm Karslıoğlu ise Türkiye’deki freelance pazarını değerlendirerek, “Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de freelance çalışmanın çok büyük bir kısmını grafik tasarım, web yazılım, dijital pazarlama ve çeviri alanları oluşturuyor. Ancak ABD ve diğer bazı başka ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de freelance çalışma ve freelance çalışanlar hakkında yapılan pek fazla araştırma yok. Fakat yapılan tahminlere göre 2021 yılı itibarıyla Türkiye’de 2 milyona yakın freelancer olabileceği öngörülüyor. ABD’ye ve Avrupa’ya oranla Türkiye’de freelance pazarının daha yavaş geliştiğini söyleyebiliriz ama son yıllardaki atakla birlikte beyaz yakalının kendi düzenini oluşturmaya yönelik artan isteği ve değişen koşullarla birlikte 2023’e kadar pazarın Türkiye’de de hızla büyümeye devam edeceğini öngörüyoruz. Peki dünyada bu kadar hızlı yol alan freelance çalışmanın avantajları neler?
Freelance çalışma tipi hem dünyada hem de Türkiye’de, popülerleşmeye devam ediyor. Çalışan açısından bakacak olursak; kendi işlerini bulup kendi yaşam düzenlerini oluşturan freelance çalışanlar, çalışma saatlerini kendilerine uygun olarak ayarlayabiliyorlar. Bunun yanı sıra işyerine veya ofislere gitmek için zaman harcamak zorunda kalmamaları, gün içinde kendilerine daha çok zaman ayırabilmelerini sağlıyor. Sosyal yaşantıya ket vurmayan bu çalışma biçimi sayesinde metropollerde beyaz yakalı için kurgulanan olumsuz yaşam koşullarında yaşama zorunluluğu da ortadan kalkıyor. Bir şirkete bağlı çalışırken kendi yetkinliğinin ve yaratıcı olduğu alanın dışında kalan birçok işi de yüklenmek durumunda kalan çalışan, freelancer olduğunda sadece seçtiği alanlarda çalışmanın özgürlüğünü yaşıyor” dedi.
Şirketler Açısından Freelancer’larla Çalışmanın Avantajları
Güneş Günay, “İş dünyasının küresel ölçekte en çok konuştuğu ve tartıştığı konulardan birisi de yetenek tedariği ve bu tedarikte yaşanan sıkıntılar. Bizim ve pazarda faaliyet gösteren diğer birçok şirketin gözlemleri Türkiye’de de bu sorunun katlanarak büyümesi. Doğru yeteneğe kolay ulaşamamak veya elinde tutamamak her boyuttaki şirketin yaşadığı bir sorun. KOBİ’ler, Mikro-KOBİ’ler kaynak eksiklikleri sebebiyle doğru yeteneğe ulaşıp işe alım yapamıyor; büyük ölçekli şirketler de çalışanlarının iş tanımında olmayan işleri çözecek mekanizmalar bulamıyor. Bu iki problem için de oyuna freelancerlar dahil olduğu an problem çözülebiliyor. Hem tam zamanlı çalışanların verimliliği artıyor hem de yaratıcılıklarını kendi iş tanımlarında olmayan işleri yaparak köreltmemiş oluyorlar, bu hem çalışan için hem de şirket için büyük bir avantaj sağlıyor. Bunun yanı sıra freelancerlarla çalışmak maliyet açısından da büyük bir fayda sağlıyor. Şirketler hem daha hafif ve dinamik yapılara sahip olmuş oluyor hem de ihtiyaç duyduğu her kalemi o işin uzmanından tedarik ettiği için iş kalitesini arttırmış oluyor. Amerika’da başlayan “Great Resignation” yani büyük istifa akımı da dünyanın freelance iş yapış şekillerine geçiyor olduğunun bir işareti. Hem şirket yapıları hem çalışan alışkanlıklarının adım adım bu yönde evrilmesi kaçınılmaz” dedi.