Geçtiğimiz ayın en çok konuşulan global kampanyaları
Eski sevgililerden sonra kıyafetlere ne oluyor?
Ayrılıklar zor, peki ya dolapta uzun süre kalan iyi ve kötü anılara eşlik eden kıyafetler? Çoğu zaman onlardan kurtulmak da zordur. Moda ürünleriyle öne çıkan e-ticaret platformu Zalando, Sevgililer Günü için hazırladığı reklam filmiyle bu kıyafetlerden kurtulmak için güzel bir sebep sunuyor. Üç ayrılık hikayesiyle bu süreçte kıyafetlerin hırpalanıp atıldığını konu alan reklam filmi, gezegenin iyiliği için giysileri atmak yerine ömrünü uzatmayı teklif ediyor.
Dünyanın en yalnız adamı bulundu!
Burger King India dünyanın en yalnız adamını buldu. Elbette Burger King’e göre o yalnız adam ezeli rakibi McDonald’s’ın maskotu “Ronald McDonald”dan başkası değil. Sevgililer Günü’nde dünyanın en yalnız adamının bu uzun yalnızlığına son vermek isteyen Burger King India, bir sosyal medya challange’ı başlattı. Marka “Ronald McDonald”ı bulup onunla fotoğraf çekilen ve markayı etiketleyerek #LonelyNoMore diyen müşterilerine Whopper ısmarladı.
Arabanın kaportasından dünyayı seyretmek
Arabalarına özen gösterenler, bir araba doğru şekilde yıkandığında kaportasına yansıyan her şeyin güzel göründüğünü bilir. Araba yıkama şirketi Éléphant Bleu, dört ayrı afiş tasarımıyla bu konuya dikkat çekiyor. Değişik manzaraların muazzam bir şekilde arabalara yansımalarından oluşan afişler reklam ajansı Serviceplan tarafından hazırlandı.
McDonald’s “yalınlığın” gücünü kullandı
Leo Burnett tarafından McDonald’s için tasarlanan açıkhava reklam kampanyası minimalizmin en iyi örneklerinden. Afişlerde McDonald’s’ın hemen tanınan ikonik “altın kemeri” müşterilere mağazaya gidemedikleri zamanlarda eve teslimat seçeneğine sahip olduklarını etkileyici bir sadelikte anlatıyor.
Dünya yüzde 1 için hayal kuruyor
Greta Thunberg’ün iklim değişikliği için okul grevine başlamasıyla ilk adımları Ağustos 2018’de atılan Fridays For Future (FFF) Mars turizmini ve yeni hayat hayalini hiciv dolu bir kampanyayla eleştirdi. FRED & FARID imzalı kampanya aslında tüm insanlığın ortak şikâyetlerini ele alarak başlıyor. Büyülü kızıl gezegen Mars’ta “savaş” yok “suç” yok, “pandemi” yok, “hava kirliliği” yok! Her şeye yeniden sınırsız bir özgürlükle başlayabileceğimiz yepyeni bir gezegen! Yeni bir hayat için yeni bir şans… Kampanya filmi izleyenlere “Bu şansa sahip olmayan dünya nüfusunun yüzde 99’u için dünyadaki iklim krizini çözmeye başlasak daha kolay olmaz mı?” sorusunu sordurmayı amaçlıyor.
IKEA fırsatı kaçırmadı
Vermont Senatörü Bernie Sanders’ın ABD Başkanı Joe Biden’ın yemin töreninde çekilen fotoğrafı törenin ardından belki de en çok konuşulan konu oldu. Sanders’ın tören sırasında el örgüsü eldivenleri ve montuyla bir sandalyede otururken çekilen fotoğrafı fenomene dönüşürken IKEA da mizahı pazarlama stratejisinin bir parçası haline getirerek Ogilvy iş birliğinde “Get The Look” sloganıyla “katlanır sandalyesini” ve “fırın eldivenini” tanıttı.
“Irkçılık” baskısı asırlık markaya kimliğini değiştirtti!
Dünya çapınca “Aunt Jemima” olarak bilinen pankek ve şurup markası ismini “Pearl Milling Company” olarak değiştirdi. Irkçılık baskısına daha fazla dayanamayan marka çözümü marka kimliğini yenilemekte buldu. Markanın bu kararı almasında Black Lives Matter hareketinin etkisi büyük oldu. Marka daha önce kölelik günlerine dayanan ırkçı bir klişeyi sürdürdüğü yönünde artan eleştirilerden kurtulmak için ambalajların üzerinde yer alan siyahi kadının başörtüsünü kaldırmış, görsel kimliğinde revizyonlara gitmişti. Ancak bu değişiklikler eleştirilenin son bulması için yeterli olmamıştı. Nihayetinde şirket markanın ismini ve görsel kimliğini değiştirerek ambalajların üzerindeki siyahi kadın resmini de tamamen kaldırdı.
Müşteri olmak kolay değil!
Artık müşteri olmak da kolay değil. Bazen mesajları markalar tarafından yeterince anlaşılmıyor, markaya ulaşamıyorlar ya da sorunlarını telefonda defalarca kez tekrar etmek zorunda kalıyorlar. Önemli olduklarını hissetmek isteyen müşteriler için bu çok stresli bir süreç. Umault tarafından Nuance Communications için hazırlanan reklam filmindeki müşteriler artık beklemekten sıkılmış ve “daha iyi bir müşteri deneyimi istiyoruz!” diyerek haklarını savunuyor. Marka reklamdaki şikayetler üzerinden yapay zeka destekli kişiselleştirilmiş çözümlerine dikkat çekiyor.
Hikayeyi izleyiciler belirliyor
BT, hikayeyi izleyicilerin kontrol ettiği yeni etkileşimli “Unstappable” kampanyasını başlattı. Filmde, yedi yaşındaki yeğenine bakarken önemli bir iş toplantısına hazırlanmaya çalışan BT müşterisi Izzy’yi takip ediyoruz. Hikayedeki kilit noktalarda izleyiciler, yeğenini dansla eğlendirmek, patronuna karşı dürüst olmak veya stresini gizlemek gibi konularda Izzy adına karar vermeye davet ediliyor ve hikaye değişiyor… BT son kampanyasıyla teknolojiyi hayatının merkezine koyan müşterilerinin ihtiyaçlarını karşılayabilecek kapsamlı ürün ve hizmetler sunduğunu vurguluyor.
