KSS ihracatı yapılır mı, yapılır
Mersin Toros Rotary Kulübü’nün organizasyonu, Bakü Khazar Rotary Kulubü’nün desteğiyle Bakü’de düzenlenen “2019 Sınırsız Bölge Konferansında” OPET Yönetim Kurulu Kurucu Üyesi Nurten Öztürk liderliğini yaptığı kurumsal sosyal sorumluluk projelerini anlatıyor.
Çalışmaları sınırları çoktan aşmış. Öyle ki Troya bölgesindeki Tarihe Saygı Projesi çalışmalarını da geçtiğimiz mart ayında UNESCO’da anlatmıştı. Öztürk, “Projelerimizin uluslararası platformlarda model olarak sunulmasından mutluluk duyuyoruz” diyor. OPET’in misyonundan mı yoksa eğitimci köklerinden ötürü mü bilemedim eğitime, sağlığa, çevreye ve tarihi değerlere sahip çıkıyor Nurten Öztürk. Amaç, daha bilinçli bir toplumun oluşmasına katkıda bulunmak. Konuşmasında, “Her geçen gün daha da başarılı olan şirketimizin tek amacının kâr etmek olamayacağının bilinci ve ülkemize olan gönül borcumuzla sosyal sorumluluk projeleri geliştiriyoruz” diyen Öztürk projeleri tasarlarken, “İçinde bulunduğumuz toplumun sorunlarından yola çıkıyoruz” diyor.
Türkiye ile Azerbaycan arasındaki iş birliği olanaklarının geliştirilmesi hedeflenerek düzenlenen 2019 Sınırsız Bölge Konferansı’nda bölgedeki ülkelerle de iş yapma olanaklarının arttırılması konusunda istişarelerde bulunuluyor. Türkiye’nin de içinde bulunduğu Rotary Bölgesi en büyük coğrafyaya sahip. Bölgede Afganistan, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan, Türkmenistan ve Türkiye olmak üzere 8 ülke bulunuyor. Konferansta Türkiye ile birlikte bölgede bulunan 8 ülkenin oluşturduğu geniş coğrafyadan ilham veren başarılı projeler paylaşılıyor. OPET Yönetim Kurulu Kurucu Üyesi Nurten Öztürk de OPET’in Sosyal Sorumluluk vizyonunu ve 2000 yılından bu yana yürütülen çalışmaları anlatmak üzere davet edilmiş.
Gelişerek devam eden projeler
OPET’in çevreden eğitime, tarihten kadın işgücünü geliştirmeye kadar pek çok projesi var:
➞ Türkiye’de büyük bir değişim yaratan Temiz Tuvalet Kampanyası,
➞ Köyden kente göçü önlemek üzere Örnek Köy Projesi,
➞ Küresel iklim değişikliği ve azalan yeşilin önemine dikkat çekmek için Yeşil Yol Projesi,
➞ Trafik kurallarını erken yaşta öğretmek üzere Trafik Dedektifleri Projesi,
➞ Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadının iş hayatına daha çok katılmasını sağlamak amacıyla istasyonlarımızda kadın akaryakıt satış yetkilisi istihdam edilmesi.
Kürsüden 1 yıl sonra cevap verdi
BANA JOY FM’de kanaat önderleriyle işten ziyade hayat konuştuğum radyo programıma davet etmiştim Nurten Hanım’ı. Kendi anlatımında da ifade ettiği gibi iki öğretmenin mütevazı girişimi bugün kendi sektöründe dünya devleriyle mücadele eden bir Türk şirketi haline gelmişti. Maksadım bu süreçte hangi dönemeçlerin yaşandığını, kararların nasıl verildiğini öğrenmekti. “OPET’in kırılma anları nelerdi?” diye sordum. Yanıtını zarifçe verdi. Gerilmiş olduğunu fark etmedim bile. Oysaki bir yıl sonra Bakü’de “Bu soruyu soran gazeteci şu an salonda” diyerek başladı konuşmasına ve seçilen “kırılma” kelimesi yerine “sıçrama” olması gerektiğini söyledi. Sevgili Nurten Öztürk cümlesine “OPET’te kırılmalar olmaz, ileriye doğru sıçramalar olur” diyerek devam etti. Enerjisi bol yolu açık olsun.
Görmezden gelmeyin çünkü gözünüze batar
Bu dünyadan göçerken farklı milletlerin farklı şeyler söylediği anlatılır ama Türklerin en son, “Bana bir şey olmaz abi!” dedikten sonra eşiği geçtiği esprisi sıklıkla yapılır. Kaderciliğimizden olsa gerek. Bu nedenle her hangi bir konuda ikna olmamız için mutlaka bir musibet yaşamamız gerekiyor. Konu sağlık olunca da durum değişmiyor. Koruyucu hekimlik hizmetlerinin ne kadar kullanıldığını bilmiyorum ama doktora gitmemek için bin bir bahane bulanların oldukça yüksek olduğunu biliyorum.
Türkiye Osteoporoz Derneği’nin kuruluş misyonu bu sessiz ve sinsi hastalığa dikkat çekmek üzere bilgilendirici faaliyetlerde bulunmak. Biyolojinin gücünü kullanarak ciddi hastalıklara yönelik yenilikçi ilaçlar üreten Amgen’ın da pek çok ciddi hastalık gibi osteoporoz da üstünde çalıştığı alanlardan biri. Geçtiğimiz günlerde Amgen, Türkiye Osteoporoz Derneği ile birlikte 10 ülkede birden yapılan bu sakınılması zor hastalığa dikkat çekmek üzere Guinness’de bir rekor denemesi yapıldı.
Pırıltılı bir İzmir sabahında büyükçe bir AVM’nin görece kalabalık girişinde etrafında daha çok kadınların bulunduğu Türkiye Osteoporoz Derneği’nin standındayız. Bu tür aktiviteler bana bir nevi sosyolojik gözlem olanağı da veriyor. Stantta görevli gençler kızlı erkekli etraftan geçenlerin dikkatini aktiviteye çekmeye çalışıyor. İşin ilginç yanı kadınlar meraklı ama tedirgin, erkeklerse ağır ağabey, “Bana bir şey olmaz” havasında. Oysaki kadınlarda daha fazla gözüküyor olmasına rağmen osteoporoz sadece kadın hastalığı değil. Erkeklerde de gözüküyor.
Tarama denince insanın aklına içinde uzun süre kalınan cihazlar geliyor. Ancak medikal teknolojinin geldiği yerde bu tür işler köklü bir tarama olmasa da saniyelere inmiş durumda. Sağ ayağınızı 29 saniye bir dayanağa yerleştiriyor ve kemiklerinizin durumunu kabaca öğrenebiliyorsunuz. Varsa bir işaret sonrasında gidip araştırın diyor cihaz. Amgen Global, “Kemikleri Değil, Rekorları Kırın” kampanyasıyla hem konunun öneminin altını çizdi hem de 24 saat içinde 3 bin kişiye ulaşarak bir günde yapılan en çok osteoporoz taramasıyla Guinness Dünya Rekoru’nu kırdı.
Çözümü var ama önce durum tespiti yaptırın
Amgen Kıtalararası Bölgesi Medikal Başkan Yardımcısı Sebastian Sorsaburu, “Kemikleri Değil, Rekorları Kırın” diyerek kampanyayı başlatmış. “Osteoporoz ‘sessiz’ bir hastalık. Bu hastalığa yakalananlar kemik kaybını göremez, hissedemez. Sonuç olarak birçok kişi kemik kırılana kadar hastalığın farkına varmaz” diyor.
Türkiye Osteoporoz Derneği Başkanı Prof. Dr. Yeşim Kirazlı, görmezden gelindiğinde osteoporozun yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürdüğünü söylüyor. Osteoporozun tedavi edilebilir olduğunu ve kırıkların önlenebileceğini söyleyen Prof. Kirazlı, özellikle kadınların aktif yaşam tarzlarını koruyabileceklerini ifade ediyor.
Peki, çözümü var mı, var! Fiziksel aktiviteleri arttırmak yani yürümek ve günde sadece 15 dakika güneşten yararlanmak.