“Sonunda sosyal medya asıl yaratılma nedeni için kullanılıyor”
Geçtiğimiz birkaç yıl boyunca sosyal medyaya olan kültürel yaklaşım kuşkucu olmuş ve sosyal medyanın geneli özgün olmayan fikirlerin, tehlikeli yanlış bilgilerin ve mental sağlık endişelerinin kaynağı olarak görülmüştü.
Kullanıcılar “Instagram estetiğinin” sığ, sanal ve sağlıksızlığından rahatsızlık duymaya devam ederken bu durum geçtiğimiz aylarda değişmeye başladı. Artık samimi ve korunaklı alanlar sağlayan sosyal medya, karantina ve sosyal mesafe uygulamalarının itme gücüyle insanların gösterişli alışkanlıklarını yansıttığı bir alandan samimi iletişimler kurmaya önayak olan bir platforma dönüştü.
Dijital iletişim alternatiflerinin kişiler arasındaki kurulabilecek en güvenilir iletişim yolu olduğu zamanımızda sosyal medya kullanımı yeni rekorlara ulaşıyor.
COVID-19 salgınının başlangıcından beri dünyanın dört bir yanından tüketicilerin akıllı telefonlarıyla geçirdiği zaman yükselişe geçti. Global Web Index 2020’nin Mart ayı bulgularına göre bu kullanıcıların yüzde 44’ü akıllı telefonlarında geçirdikleri vakti sosyal medyaya ayırıyor. Platform trafikleri de bu bulguyu doğruluyor; Facebook verileri 24 Mart tarihinden bu yana grup aramalarında geçen zamanın yüzde 1000, mesajlaşmanın ise yüzde 50 arttığını iletirken Instagram ve Facebook Live izlenmeleri bir hafta içinde iki katına çıktı. TikTok indirmeleri Mart ayının ilk 23 gününde yüzde 27 artıp toplam indirilme sayısını 1.9 milyara çıkardı. Video sohbet aplikasyonu Houseparty sadece 15 Mart haftasında 2 milyon kez indirildi ve Snapchat, video aramalarında Şubat ve Mart ayı arasında yüzde 50 oranında bir artış olduğunu iletti.
Sosyal medyanın metamorfozu
Wunderman Thompson CSO’su Mereditch Chase, “Sosyal medya şu anda beklenen çıkışını yaşıyor” diyor ve ekliyor, “sosyal medya bu zaman diliminde tam da yaratılma nedeni için kullanılıyor; insan bağları yaratmak için”. Özellikle geçtiğimiz birkaç yıl içinde sosyal medyanın yaratılma nedeni unutulmuş gibi gözükmüşse de Chase, “insanlar sosyal izolasyonda olmaya devam ettikçe sosyal medya da gerçek insan bağları yaratma konusunda birincil araç olmaya başlıyor” diyor. “İnsanlar daha önce görmediğimiz bir şekilde bir araya geliyor ve sosyal medya bunun en büyük nedenlerinden biri”.
Bir araya gelmek kavramının anlamak, insan deneyiminin tüm kapsamının farkında olmayı gerektiriyor. Sosyal medya kullanımının artmasıyla birlikte samimi ve açık tartışmaların sayısı da artıyor. “İnsanlar sağlıklarına dikkat etme konusunda dürüst sohbetler ederken toplum olarak yaşadığımız stresi de paylaşıyor” diyen Chase söylediklerini Crimson-Hexagon’un iş kayıplarını, işten çıkarmaları ve işsizlik oranlarını haftalık gösteren raporundaki verilerle destekliyor; 2020’nin Mart ayındaki işsizlik oranı Ocak ayına göre 5 kat artmış bile.
18 Mart 2020’de lansmanı yapılan Instagram projesi The Social Distance Project, dijital bir günlük ve sanal bir günah çıkarma görevi gören bir platform. Hesap karantina hayatındaki türbülanslarını ve günlük trajedilerini anonim bir şekilde paylaşan kullanıcıların yazdıklarını paylaşıyor. Bu hareket sosyal medyayı salgını insanileştirmek amacıyla yeniden konumlandırıyor. The Social Distance Project’in yaratıcısı Meg Zukin, The Guardian’a verdiği söyleşisinde, “salgının insanların hayatlarında nasıl etkiler doğuracağına dair kafa patlatıyordum. Bu haberlerde ele alınan bir konu değil, daha makro bir perspektifle bakınca daha önemli olan ve haber değeri taşıyan birçok olay olup bitiyor” diyor ve ekliyor, “ancak bu süreçte hayat arkadaşınızla ayrılmanız dahi hayatınızı baştan sona tekrar planlamanız gerektiği anlamına geliyor”.
Koronavirüs salgınından önce bile sosyal medya daha zorlu konuları ele almaya olanak sağlayan bir alan haline geliyordu. TikTok kullanıcılarının kritik mental sağlık hizmetlerinden bahsetmesi, İslamofobi hakkında farkındalık yaratmak ve yerel hükümetlerdeki seçimler hakkında dahi tartışmaları salgından önce başlamıştı. Yeni izole hayatlarımızda sosyal medya üzerinden bu zorlu konulardan bahsetme isteğimizin arttığı ortada. Snapchat orijinal lansman tarihi Nisan olarak planlanan Here For You (Senin İçin Burada) adlı mental sağlık aracını 20 Mart tarihinde kullanıcılarına sunmaya başladı. Dünyanın her yerinden TikTok kullanıcıları platformu koronavirüs salgınının neden olduğu işten çıkarmalar yüzünden ortaya çıkan kira ödeyememe halini protesto etmek için kullanıyor. Doktorlar da Twitter ve TikTok üzerinden COVID-19 hakkında doğru bilgiler veriyor.
Bu cesur dünyada sosyal medya hassas konuları ele almak, gerçek bir değişimin başlangıcı olmak ve profesyonel yardım alırken açık bir kaynak olmak gibi birçok sosyal konuda ilk adres haline geliyor. Elbette üzerine konuşulan konular her daim eğlendirici veya motive edici olmasa da sosyal platformlardaki etkileşimin tonu olumlu kalmaya devam ediyor. Chase sosyal medya hakkında, “insanlığa umut vermeye yardımcı oluyor” diyor ve ekliyor, “insanlar kolektif olarak bir araya gelmeye hazır ve aç olduklarını ve bunu öyle ya da böyle gerçekleştireceklerini ortaya koyuyor”.
Kaynak: Wunderman Thomson – Intelligence