
“Simit satarak bilgisayar alıyorum” dedi, Monster Notebook’tan yanıt gecikmedi!
Instagram’da @mahallesimitcisi kullanıcı adıyla paylaşımlar yapan genç, “Simit satarak PC alıyorum” adlı video serisiyle kısa sürede sosyal medyanın gündemine oturdu. İlk videosunda hedefi için çalışmaya başladığını anlatan genç, ikinci günün sonunda paylaştığı videosuyla artık sesini yüzbinlere duyurmayı başarmıştı. Bu sese yanıtsa Monster Notebook’tan geldi!
Sadece birkaç gün içinde yüzbinlerce kişiye ulaşan serinin ikinci gün videosu yaklaşık 630 bin görüntülenme aldı. Yorumlarda ise çok sayıda takipçi hem genç kullanıcıyı tebrik etti hem de markaları etiketleyerek bu girişime destek olmalarını istedi. Monster Notebook da bu çağrıya kayıtsız kalmadı. “mahallesimitcisi“nin gösterdiği çabanın ve hayallerinin peşinden gidişinin ne kadar ilham verici olduğunu fark eden marka, ona bir bilgisayar hediye ederek hayaline ulaşmasında destek oldu.
Monster Notebook Co-CEO’su İlhan Yılmaz LinkedIn üzerinden yaptığı paylaşımında;
“@mahallesimitcisi adını kullanan genç bir kardeşimiz, hayalini kurduğu bilgisayara ulaşmak için simit satarak bir yolculuğa başladı.
Bu yolculukta en çok dikkat çeken şey neydi biliyor musunuz?
Sabır.
Azim.
Ve tertemiz bir inanç.
Henüz çocuk yaşta biri, hayatının yönünü kendi emeğiyle çizmek istiyor. Bilgisayar mühendisi olmak istiyor. Ve bunun için çalışmayı göze alıyor. Simit satıyor. Vazgeçmiyor.
Hayallerin peşinden yürümek cesaret ister.
Ama bazen bir kişi çıkar, bir cümle söyler, bir adım atar ve o yol görünür hale gelir.
Monster olarak bu çabanın, bu emeğin yanında durduk. Çünkü bizce…
“Gerçek başarı hikâyeleri böyle başlar.”
Ve hayallere ortak olmak, yapılabilecek en güzel şeylerden biridir.
Ve içten bir not olarak:
“Pazarda su satarak ve yaz aylarında çıraklık yaparak hayat yolculuğuna başlamış biri olarak, seni içtenlikle tebrik ediyorum.”
Teşekkürler sevgili @mahallesimitcisi, hepimize ilham verdiğin için.” ifadelerini kullandı.
Bu sesi Monster’ın duyması tesadüf mü?
Takvimde biraz geriye gidip 2022 yılına geldiğimizde; genç girişimci ve yazılımcı Enes Bıyyık LinkedIn üzerinden yaptığı paylaşımında; yeni geliştirdiği projesi RaveUp için teknik bir sorunla karşılaştığını, yazdığı uygulamayı iOS için test edemediğini ve markete sürmekte sıkıntı çektiğini aktarmış ve destek çağrısında bulunmuştu. Genç yazılımcının bu destek çağrısı Apple’ın bilgisayar pazarındaki rakibi Monster’dan gelmişti.
Bu yılın başında ise “Çokoprenses”in tasarımcısı Defne kelimenin tam anlamıyla sosyal medyanın gündemine oturmuş ve tasarımıyla herkesin takdirini toplamıştı. Takip eden Defne’nin yeteneklerine ve tasarım gücüne destek vermek isteyenler arasına Monster Notebook da katılmış ve ona bilgisayar hediye etmişti. Monster Notebook Co-CEO’su İlhan Yılmaz o gün yaptığı paylaşımında da “Geleceğin tasarımcılarının ülkemizden çıkacağını şimdiden görmek hepimizin umudunu arttırıyor, çok şükür. Bize de gücümüz yettiğince gelecek nesilleri şimdiden Monster AI Tasarım Bilgisayarlarımızla desteklemek düşüyor” demişti.
Bu iki örneğin yanına pek çoklarını daha eklemek mümkün. Zira marka kendisine yapılan tüm çağrılar karşısında toplumsal sorumluluk bilinciyle hareket ettiğini her seferinde gösteriyor. Bu tür içten ve anlamlı destekler, markanın tüketiciler nezdindeki güven ve bağlılığını güçlendirirken, aynı zamanda marka imajını insan odaklı ve duyarlı bir profil olarak pekiştiriyor. Bu tür organik ve gerçek hikayelere dokunmak, tüketiciyle duygusal bağ kurmanın en etkili yollarından biri olarak öne çıkıyor ve marka sadakatini artırıyor.