Sevdiğimiz dizi ve dizi karakterleri üzerinden ruh halimiz
Xsights online araştırma platformu “Türkiye’nin sesi paneli”nin yaptığı “En Beğenilen Türk Dizi ve Dizi Karakteri Araştırması’na katılan 362 kişinin verdiği cevaplara bir bakalım; Araştırmaya katılanların yüzde 71’i en fazla komedi, yüzde 38,1’i drama, yüzde 30,4’ü polisiye ve yine yüzde 30,4’ü tarihi/dönem dizisi izliyor. Komediye takılma hali bana vergiler altında inleyen halkın artık davul zurnayla oynamasını hatırlatıyor. İşte bakın; Komedi kategorisinde en çok izlenen diziler: Yalan Dünya (% 41,7), Pis Yedili (% 37,6), Seksenler (% 33,1), İşler Güçler (% 32). En beğenilen diziler: İlk iki dizi komedi dizileriyle aynı. 3. sırada Leyla ile Mecnun (% 14,5) yer alıyor. SES grupları açısından; Yalan Dünya takipçileri en çok AB SES grubundan (% 31,1). Yerleşim bölgeleri açısından ise TRT dizileri olan Seksenler ve Leyla ile Mecnun’u en çok Orta Anadolu izliyor (% 33,3). Satın alma gücü yüksek kitlenin Yalan Dünya’yı izliyor olması umutsuz hastaya doktorun ‘istediğin her şeyi yiyebilirsin’ dediğini hatırlatıyor. Komedi dizilerinde en çok beğenilen karakterler; Yalan Dünya’dan Orçun (%61), Pis Yedili’den Orço (%91), Leyla ile Mecnun’dan Mecnun (%61) ve İşler Güçler’den Ahmet (%77) beğeniliyor. Bu karakterlerin ortak özelliklerine bakarak bana halkımızın kafaya çok fazla bir şeyi takmak istemediğini söylüyor. Tarihi/dönem dizisi kategorisinde en çok takip edilen ve en çok beğenen ilk dört dizi; Muhteşem Yüzyıl (% 42,5), Öyle Bir Geçer Zaman ki (% 26,6), Ustura Kemal (% 14,7) ve Karadayı (% 7,1). Tüm diziler dahilinde en beğenilen karakterler: İlk sırada Muhteşem Yüzyıl’dan Hürrem Sultan (% 23,5), ikinci sırada Pis Yedili’den Orço (% 21,8) ve üçüncü sırada Yalan Dünya’dan Orçun karakteri (% 21,3) geliyor. Hürrem karakteri beni şaşırtmıyor. İçinden geçtiğimiz döneme bakınca halkımızın entrika ve kaos teorilerinden giderek daha çok hoşlandığını gösteriyor. Canım abarttın! Bu sonuçlara bakarak bu yargıya nasıl vardın, derseniz cevabım hazır. Artık görünenin göründüğü gibi olmadığı bir dünyada her şeyin altını kaldırmayı, satır arasını görmeyi hepimiz görev edinmeliyiz. Elbette ben de giderek “karmaşa teorisinin” büyüsüne kapılıyorum dersem!
Bu haber Günseli Özen Ocakoğlu’nun Zaman Gazetesi’ndeki köşe yazısından alınmıştır.