“Kadınların en büyük hayali kendi işini kurmak ancak cesaret edemiyorlar”
Metro Toptancı Market’in uluslararası bazda yürüttüğü ve Ağustos-Eylül 2017 döneminde 1.000 kişiyle online anket yöntemi kullanılarak gerçekleştirdiği araştırmanın Türkiye ayağında, kendi işinin sahibi olma konusunu yaş ve cinsiyete göre masaya yatırdı. Araştırma, kadınların kendi işini kurma hayalini taşıdıklarını ancak bilgi eksikliği, ekonomik zorluklar ve çevresel engeller sebebiyle buna cesaret edemediklerini ortaya koydu.
Kadının iş hayatına katılımının toplumların refaha kavuşmasındaki öneminin altı çizilirken Metro Toptancı Market’in Türkiye, Almanya, Çin, Fransa ve Rusya’nın da aralarında bulunduğu 10 ülkede yürüttüğü iş sahipliği araştırmasının sonuçları çok çarpıcı gerçekleri ortaya çıkardı. Araştırmanın Türkiye ayağındaki verilere göre Ağustos-Eylül 2017 döneminde, çoğunluğu 25-49 yaş aralığındaki 1.000 kişiyle online anket yöntemi kullanılarak yapılan araştırmada katılımcılarının yarısından fazlasını kadınlar oluşturuyor. Katılımcıların, özellikle de kadınların en büyük hayali, kendi kendinin patronu olmaksa da sadece %8’i hali hazırda kendi işinin sahibi.
Son yıllarda, kadınların eşit şartlarda iş hayatına katılımı konusunda gerek sivil toplum kuruluşlarının gerekse devletler ve kurumların çalışmaları son hız sürerken, maalesef 4 kişiden 3’ü halen eşit fırsatların sağlandığını düşünmüyor. Katılımcıların yarısı ise kendi işini kurup yürüten kadınların bilgi seviyeleri düşük olduğu ve yeterince sert bir duruş sergileyemedikleri için iş hayatında haksızlığa uğrama ihtimallerinin yüksek olduğuna inanıyor. Kimse kendi işini yönetmenin erkekler için zor olduğunu düşünmezken, 10 kişiden 4’ü kadınların iş hayatında kendi işini yaparken zorlanacağını belirtiyor.
Halbuki, yine araştırmaya göre, Türkiye’de, her 4 kadından 3’ünün hayali kendi işini kurabilmek, böylece kendi parasını kazanıp, hak ettiği başarıyı kazanmak. Hali hazırda ücretsiz olarak yaptıkları bir hobi ya da beceriyi gelir kaynağına dönüştürme fikri kadınlara çok cazip geliyor. Bu hayali taşıyan kadınların zengin olmaktan çok, bir şeyi yapabilmenin mutluluğunu ve tatmin duygusunu yaşamak istedikleri göze çarpıyor. Ancak iş fiiliyata dökmeye geldiğinde çok temkinli yaklaşıyor; böyle bir hayali kuruyor, ancak gerçekleştirme cesaretini bulamıyorlar.
Niyet ile gerçekleştirme arasındaki bu uçurumun en önemli sebebi ise maddi konular. Ekonomik şartlar, vergiler, iş yerini kurmak için gerekli finansmanı bulamamak gibi konular kadınların kendilerini bu denli mutlu kılacak adımı atmalarını engelliyor.
Kadın girişimcilere özel birçok fon ve teşvik kredisi olmasına rağmen, bunlardan haberdar olmadıkları için halen maddi endişeler taşıyarak gücünü göstermekten kaçınan kadınların varlığı, kadınların güçlendirilmesi ve toplumsal bilinç dönüşümü için daha alınacak çok yol, yapılacak çok iş olduğunu ortaya koyuyor.