Fütüristler zirvesinde dünyanın geleceği konuşuldu
Geçtiğimiz Temmuz ayında Dünya Fütüristler Derneği, San Francisco’da Dünya Fütüristler Zirvesi 2015 konferansını düzenledi. San Francisco’nun en önemli meydanı Union Square’deki Hilton Otel’de gerçekleşen konferans dünyanın dört bir yanından gelen fütürizm meraklılarını bir araya getirdi.
Fütüristler geleceği dert edinmiş insanlardır. Bazıları okuyucu, dinleyici, yazar, çizer olarak bilim-kurguyla uğraşıyor. Bazıları ise danışman olarak hizmet veriyor, şirketlerin gelecek vizyonunu şekillendiriyor. Bazıları ise araştırmacı kimlikleriyle, gelecekle ilgili akımları, riskleri, fırsatları ve tehditleri tespit etme gayreti içindedir. Başka profiller de var. Aktivistler, girişimciler, mucitler gibi…
Bu yılki konferansın teması “Making the Future” yani “geleceği yapmak” olarak belirlenmişti. Çok iyi denk geldi zira biz de Türkiye’deki Maker hareketini 2014 yılı itibariyle başlattık, Kasım 2014’te ilk Maker Faire’i düzenledik ve bu sene de 10-11 Ekim’de 2. Maker Faire’i düzenleyeceğiz. Maker hareketi gerçekten önemli, zira insanları, bireyi güçlendirmekte, üretimi demokratikleştirmekte ve insanlığın özgürleşmesine, tüketici değil, üretici olmasını savunan bir hareket.
2100’de neler olacak?
Maker hareketi içinde yeni üretim modeller, 3D yazıcılar, yeni malzemeler ve özellikle de dijital teknolojiler çok konuşuldu. Bunların 2030, 2050 ve 2100 yılında ne seviyelere geleceğiyle ilgili farklı senaryolar ve öngörüler konuşuldu.
Dünya Fütüristler Zirvesi 2015’e dönecek olursak zirvede de bu yıl STEM yani bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik eğitiminin çok önemsenmesi gerektiği vurgulandı. Aynı şekilde AB bünyesinde MINT denilen bir program bulunuyor. Fütüristik düşünceler, geleceğin konuları, geleceğin meslekleri en erken yaştan itibaren çocuklara aktarılmalı ki, daha bilinçli ilgi alanları oluşsun, daha bilinçli meslek seçimleri yapsınlar.
Fütüristler iyimser…
Başka önemli bir konu da iyimserliğin önemiydi. Geleceğin güzel olması için, güzel hayaller kurmamız, güzel rüyalar görmemiz gerekiyor. Ancak bu tehditlerin farkında olmamak olarak algılanmasın. Bu tehditleri nasıl önleyebileceğimizi, tehditleri nasıl fırsata çevirebileceğimizi mutlaka çalışmamız gerekiyor. Bunun önemli bir yöntemi de gelecekle ilgili güzel senaryoların kurgulanmasıyla hayat buluyor.
Mesleği fütürist olanlar için, bazı meslek dinamikleri de önemli. Zirvede bu alandaki yenilikler de konuşuldu. Öngörü üretiminde, senaryo planlamada kullanılan büyük veri ve ileri analitik uygulamalar tanıtıldı ve örnekler gösterildi. Yavaş ama emin adımlarla fütürizm mesleği kurumsallaşıyor ve olgunlaşıyor.
Dünya Fütüristler Zirvesi 2015’te öne çıkan noktalar
– Etkinliğin açılış konuşmasını girişimci ve yatırımcı Steve Jurvetson yaptı., Dünyanın geleceğinin dijital olacağını vurgulayan Jurvetson’a göre her sektör baştan dijital olarak yeniden tanımlanacak ve herkes buna hazırlık yapmalı…
– Beyin bilimi son derece hızlı bir şekilde ilerliyor. UC Berkeley üniversitesinde müzik dinleyen bir hastanın beyninden müzik bilgisi okunabilmiş. İşin ilginç yanı o verilerden yola çıkarak müziği tekrar çalmak da mümkün olmuş. Duyulan müzik Pink Floyd’un “Another Brick in the Wall” parçacından başkası değil.
– John Hagel kapanış günü konuşmacılarındandı. Şirketlerin gelecekte çok farklı yönetilmesi gerektiğini, yeni sektörler ve daha karmaşık sistemlerin ortaya çıkacağını vurguladı.
– Ari Popper pazar günü konuşmasını yaptı. Hane içinde büyük bir savaş cereyan edeceğini aktardı. XBOX ve NEST gibi oyuncular arasında cereyan edecek savaşın galibi, akıllı evin lideri olacağı yorumunda bulundu.
– Paul Saffo gelecekle ilgili iyimserliğini dile getirdi. Stanford profesörü robotların ve algoritmaların dünyayı fethedeceğini söyledi. Oluşacak işsizlik sorunları için şimdiden tedbirler almak zorundayız…
– Peter Schwartz konuşmasında insanların evrimi kontrol edeceğini iddia etti. Ayrıca Schwartz, genetik biliminin çok hızlı ilerlediğini ve bu sayede yeni türlerin tasarlanacağını ve insanların da genetiğiyle oynanabileceğini dile getirdi.
Gelecekhane’den Halil Aksu yazdı.